Ben Emre'yim! Hanginiz Yunus?Selamûnaleykûm arkadaşlar
Evet, Yunus âşktı. Excuse me ışktı
Neyse kitabın içeriğine geçmeden önce kim bu Yunus? Sualine yanıt verelim/vermeye çalışalım.
•En temel bilgimiz; 13. yüzyılın ikinci yarısı ile 14. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşamış olduğudur.
Risâletü'n-Nushiyye isimli eserinin sonlarındaki
Söze târih yidi yüz yidi-y-idi
Yûnus cânı bu yolda fidî-yidi
Beytinde geçen h.707/m. 1308 tarihi, bu eserin telif tarihi olup Yunus Emre'nin bu yılda hayatta olduğunu göstermektedir.
•Yunus Emre, Bâbâîler isyanının patlak verdiği ve Anadolu Selçuklu Devleti'nin Kösedağ Savaşı’nda Moğollara mağlup olarak çöküş dönemine girdiği Anadolu tarihinin en karışık dönemlerinden birinde dünyaya gelmiştir.
Adnan Erzi tarafından Beyazıt Devlet Kütüphanesi′nde bulunan ve Yunus Emre'nin vefat tarihini 1320 olarak veren ve vefat tarihinde 82 yaşında olduğunu gösteren 7912 numaralı yazmaya göre doğum tarihi 1238 olarak kabul edilmektedir. Yunus Emre’nin doğum yeri hakkındaki rivayetlere dayanan görüşler tutarsızdır. Ancak onun Batı Anadolu’da Sakarya nehri çevresinde bir yerde doğmuş olabileceği ihtimali yüksektir.
Yûnus Emre şiirlerinde adının “Yunus” olduğunu söyler. Şiirlerinde isminin önüne “Âşık, Bîçâre, Koca, Tapduklu, Miskin, Derviş” gibi sıfatlar da getirmektedir. Âşık manasına gelen “Emre” lakabıysa on bir şiirinde geçer.
•Mevlana Celaleddin-i Rûmi, Taptuk Emre, Hacı Bektaş-ı Velî, Ahî Evrân-ı Velî, Barak Baba, Sarı Saltuk gibi mutasavvıflardan etkilenmiştir.
•Yunus'un Türkçesi kendisinden sonraki yüzyıllarda yetişen entelektüellerin Türkçesine göre çok arı duru bir Türkçe olmakla birlikte, yaklaşık 700 yıl öncesinin dilinin bugünkünden oldukça farklı olması da doğaldır.
Sesler, ekler, kelimeler, hatta söz dizimi bile değişmiştir. Yunus'un Türkçesi bugün açıklanmaya, sözlüklere bakılmaya ihtiyaç duyulan bir türkçedir. Mesela küçük ünlü uyumu dediğimiz uyum o dönem türkçesinde yoktur: geldim yerine geldüm, olmuş yerine olmış, benim yerine benüm, oldu yerine oldı gibi ünlü uyumu bulunamayan şekiller kullanılır.
Bugün /e/ sesiyle telaffuz ettiğimiz kelimeler o zaman /i/ olarak telaffuz edilirdi.
el=il,
dedim=didüm,
Verdim=virdüm
Vb. Birçok kelimede söz başında bugünkü /d/ yerine/t/ sesi vardır: tağ"dağ", tolu"dolu", toğan"doğan" gibi.
•Bilvasıta dolaylı olarak araştırıp okumanızı tavsiye eder, hayırlı okumalar diliyorum, sağlıcakla kalınız.
~Selâm ve Duâ ile...