Gönderi

96 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 hours
Bilim ve Teknik dergimizin haziran sayısını da bu vesileyle okumuş ve aradan çıkarmış oluyoruz. Birkaç senedir düzenli olarak okumak ve yeni sayıyı beklemek çok iyi bir his, öyle değil mi? Bu dergimizde de neler var şöyle bir inceleyelim. Her zaman merak ettiğim bir konu olan ve açıkçası inancım gereği de var olduklarına inandığım dünya dışı yaşamı ‘Bilimsel’ olarak bir tartışma şekline getiriyoruz bu dergide. Tabii ki dergiyle beraber aynı anda Kur’an’ı Kerim’i de baz alacağız. İlk emri ‘OKU’ olan bir kitabı saçma şeylerle suçlayıp çamur atmak yalnızca o dini sömüren, o din ile insanların duygularını mahveden insanların hainliğidir. Rad Suresi bu konuda çok açıklayıcıdır ancak net olması açısından başka bir siteden araştırma yazısının bir kısmını ele alacak ve onu buraya ekleyeceğiz: “Göktekiler ve yerdekiler, isteyerek veya istemeyerek gölgeleri ile beraber Allah’a secde ederler.” (Rad, 15) Her ne kadar Türkçe meale yansımamış olsa da, ayetin Arapçasında “göktekilerin” akıllı canlılar olduğu açıkça görülür. Çünkü ayetin Arapça metninde onları (gökte olanları) tanımlamak için مَن فِي السَّمَاوَاتِ yani “men fis semavati” ifadesi kullanılır. Buradaki men zamiri sadece kişileri tanımlamak için kullanılır (aynı zamanda “kim” anlamına gelir). Eğer akıl sahibi olmayan varlıklardan veya cisimlerden bahsetseydi ayette مَا yani “ma” zamiri kullanılırdı çünkü kişi olmayan varlıkları (hayvan, cisim vs.) tanımlamak için kullanılan zamir “ma” zamiridir ama ayette böyle denmiyor (“ma” aynı zamanda “ne” anlamına gelir). -İngilizce bilenler bu dilbilgisi kuralını hemen anlayacaklardır çünkü aynı yapı İngilizcede de vardır. -Ve bunlar cin veya melek de değillerdir çünkü ‘gölge’ ve dolayısıyla da ‘cismani beden’ sahibidirler. Dolayısıyla göklerde yaşayan akıllı ve cismani bedenleri olan yaratıkların varlığı Rad suresinin 15. ayetiyle sabittir. Şimdi bunu bir kenara bırakarak dergiden yana devam edeceğiz. Her zamanki gibi bizleri evvela haberler kısmı karşılıyor. Burada bir habere çok güldüm. Daha doğrusu içeriğine ve araştırmasına olan saygım nedeniyle değil bu, başlık olarak Stresle Gelen Yaşlanmayı Ters Çevirmek Mümkün mü demişler, buna çok güldüm. Türkiye’de yayın yapan bir dergi TR simülasyonunu hala tam olarak kavrayamamış, belli. Bunun dışında ilgi çekici haberlerden biri de TOI-5205 diye isimlendirilen, yeni keşfedilen bir gezegen oldu. Jüpiter’in 4 katı kadar bir kütlesi olduğunu, M Cüce Yıldızı türüne ait olduğu, düşük sıcaklıkta bir gezegen olduğu da diğer bilgiler. Mahir Ocak’ın kaleme aldığı ve en çok merak ettiğim konu olan Dünya Dışı Yaşam konusuna ulaşıyoruz. İlk inceleme Mars üzerinden başlatılıyor ki açık konuşmak gerekirse bu döneme kadar bu kadar teknoloji ve araştırmaya rağmen Mars’ta hayat bulunamaması daha doğrusu hiçbir şey bulunamaması bana açıkça inandırıcı gelmiyor. Derginin burada bir yazısı var ki dikkat çekici. Mars yüzeyinin derinlerindeki sulak bölgede yaşam olabilir diyor. Ben yıllardır var olduğuna inanıyorum isteyen komplo teorisi de diyebilir. Tabi bunların olduğunu kabul ederken bunların varlığına yönelik araştırmaları ve bunların da ne kadar zor olduğunu daima kabul ediyorum. Konu uzay olunca ülkemizin de bu alandaki çalışmalarını görmezden gelemeyeceğiz. Gurur duyacağımız bu olayda Cumhurbaşkanı tarafından yapılan duyuru ile ilk insanlı uzay görevimizde 2 kişinin görev yapacağı duyurulmuş. Teknofest kapsamında yapılan bu duyuruyu ben de dergi sayesinde öğrendim. Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever ise açıkça söylemek gerekirse bu şanslı isimler. Tekno Yaşam bölümünde ise karşımıza MouthPad denilen yeni bir araç çıkıyor. Omurilik felci veya benzeri bir engeli olanların yaşadığı sorunları aşmaları için geliştirilen bu cihaz ağız içine yerleştirilen ve dil ile kontrol edilen bir cihaz olarak karşımıza çıkıyor. Bunun dışında en kullanıma uygun bulduğum ise otlar için kullanılan Işın Kılıcı oldu. Malum çiftçilerimiz otları yakmakla uğraşıyorlar, bunun yerine lazerle bu işi yapmaları mümkün olacak desek kim inanırdı ki? Oldukça faydalı bir buluş olduğu aşikar. Yeni yeni revaca çıkan yapay zeka üzerinde yapılanlar da okunmaya değer. Gelecek burada, buna göre yol tutmak gerek. Bu arada GMAIL artık mavi tik olayına geçmiş. Kendini önemli şirketler olarak tanıtıp tuzak kuranlara iyi bir çare olarak düşünülmüş, sadece gerçek ve doğrulanmış şirketlere has bir özellik olacağını umut ediyoruz. İyi bir çalışma yapılmış bu alanda da. Bir diğer konuda yaşlanmayı geciktirmek için teknolojik olarak yapılanların incelendiği makale oldu. Bu konu da epey canımı sıkıyor. Bizler de çocuk olduk büyüdük yavaş yavaş yaşlanıyoruz, aman yaşlanmayalım hep genç kalalım meselesi benim hep garibime gidiyor. 80 yaşında dişi dökülmüş dedeler nineler bakıyorum saçlar simsiyah boyanmış falan. Yahu ben 30 olmadım saçımda griler beyazlar var. Bu neyin inadı. Bak keyfini sür. Bilmiyorum belki de benim düşüncem yanlış. Genel hatlarıyla kıymetli bir dergiydi, yola çıkmadan tamamladık. Şimdi yola çıkacak ve Kemal Ağabeyimiz ile devam edeceğiz. Hepimize iyi akşamlar dilerim..
Bilim ve Teknik - Sayı 667 (Haziran 2023)
Bilim ve Teknik - Sayı 667 (Haziran 2023)Bilim ve Teknik Dergisi · Bilim ve Teknik Dergisi · 202353 okunma
··
181 views
Sofia okurunun profil resmi
İncelemeniz çok kıymetli ve güzel olmuş. Yaşlanma konusunda da düşüncelerinizi haklı buldum. Bu konu hakkında detaylı düşünmemiştim. Ancak şimdi anladım ki kıymetli olan; her halde ve her eksiğimizle kendimizi sevmektir. Bir keresinde 60 küsür yaşındaki amcamın kendisiyle aynı yaşlarda olan birine “Her yaşın bir güzelliği var, olumsuzluklara bakarsak hayat geçmez.” Dediğini duymuştum. İncelemenizi okuduktan sonra bu sözler bir daha anlamını buldu.
Sadık Kocak okurunun profil resmi
Teşekkür ederim, okumak isterseniz mailinizi yazın gönderirim sayıyı. İyi okumalar dilerim.
1 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.