Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

budabendenolsun.
Ne zaman gerçekten yaşadığımı hissediyorum biliyor musun? Benim yaşadığım tek yer, biraz mürekkep ve bir kağıt parçasının birbiriyle buluştuğu yer. Büyük bir masa düşün, dostlarıyla birlikte bir şeyler içip, sohbet eden birini. Aslında orada değil; kafasının içinde bir yerde, bu insanlara sıfatlar yüklüyor. Gözlerini kısarak bakıyor bazen, bazen açıyor. Komik bir durum yok ortada, o gülüyor. Kendi içinde bir yerde o, ve gözleri de dışarıyı gösteren birer ekran. Hasta bir çocuk kuruyor kafasında. Daha sonra onunla öyle büyük bir empati kuruyor ki, o çocuk oluyor adeta. Çocuğun isyanını, yorgunluğnu öyle bir alıyor ki kaleme, inanılmaz geliyor. Oysa çarşının ortasında öylesine yürürken hasta bir çocuk görse, umurunda bile olmayacak. Hayatının belki de en acı anında. Her şeyini kaybettiği, en sevdiklerinin gittiği... Oysa sadece içeriden izliyor her şeyi, çözümlüyor. Sanki, zamanın dışında. Mürekkep kağıtla buluştuğunda, o anın içinde buluyor kendini. Yaşamaya başlıyor. Kağıda göz yaşları damlıyor. Acıyı hissediyor. Orada o, yaşıyor. Karanlığın ortasında birini düşünün, tüm o korku kendisine ait. Fakat hareket bile etmiyor. Odaklanmış, düşünüyor. Kendisiyle konuşuyor. O yaşamıyor, adeta donmuş! Mürekkep kağıtla buluştuğunda, korkularıyla yüzleşiyor. Korkudan kalbi hızlanıyor. Elleri titriyor. Karanlığa işte şimdi, gerçekten maruz kaldı. Karlar içinde kalmış biri, zerre üşümüyor. Soğuğu hissetmiyor. Bedeni kaskatı fakat kafasının içi o kadar canlı ki. Kafasının içinden izliyor kar tanelerini, gözleri sadece birer ekran. Mürekkep kağıtla buluştuğunda, titriyor. O kadar üşüyor ki, elleri uyuşuyor. O anda, yaşıyor. Birini terk ettiğinde, bu onun için zor değil. İnsanların gidişini önemsemiyor. Çünkü o zaten hiçbir zaman insanlar arasında değildi. O hep yalnız, kafasının içinde. Mürekkep kağıtla buluştuğunda, ayrılık acısı onu öldürüyor. Boğazında bir yumru oluşuyor. Mürekkep kağıtla buluştuğunda insanlarla bir araya o zaman geliyor işte. Güzel bir kadınla sohbet ediyor. O kadın hakkındaki düşünceleri sarıyor kafasını. Kadının varlığı siliniyor. Mürekkep kağıtla buluştuğunda, amansız bir aşk esiyor gönlünde. Öyle bir esiyor ki, alıp götürüyor her şeyi. Mürekkep kağıtla buluştuğunda yaşıyor hayallerini, yaşıyor aşkını, yaşıyor o en acı anı, o terk edilişi, o sevişleri ve o nefret edişleri. Gerçekten bir insan oluyor o; mürekkebin kağıtla buluştuğu o yerde.
··
65 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.