Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

391 syf.
10/10 puan verdi
çok özür dilerim mehmed abi, her şey için
Evet, beni derinden, her şeyiyle sarsan, küçücük bir cümlesinde bile kendimi hayal etmekten geri duramadığım, bu kısmi otobiyografik anlatı için bi şeyler söylemeden geçip gidemezdim. Mehmed uzun'un okuduğum ilk kitabı değil, ama keşke ilk olsaydı. öyle olsa, daha farklı bir bilinçle, bir şeylerin daha farkında olarak, daha fazla anlamaya yaklaşarak okuyabilirdim belki. ama en azından bundan sonrası için bu manada çok daha dikkatli olacağım, eminim buna. Asıl ismi heme'dir Uzun'un. ama bu isim resmi hayatta yasak; bu ismi alamazsınız, bu isimle nüfus kaydı yaptıramazsınız, bu isim ancak kendinize ait o küçücük sosyal hayatınızın ismi olabilir. bu yüzden mehmet olarak değiştiriliyor. korkunç bir türkifikasyon diyor Uzun buna, devlet tarihinde, hep utanmaları gereken günahkar ve zorba sayfa böyle açılıyor. Kitabın ilk bölümlerinde, daha yazıyla tanışmadan önceki hayatından bahsediyor Uzun. dedesini (ape heme'yi hiç unutmayacağım) nenesini, babasını öyle canlı canlı ve hissederek anlatıyor ki, hepsini tanır gibi oluyorsunuz. özellikle Ape Heme'yle olan ilişkisini çok kıskanmıştım okurken, sürekli onu gezdiren, ona destanları, hikayeleri anlatan, komşusu olan 'iyi insanlar'ı dilinden düşürmeyen Ape Heme. o, herkeste ortak olarak 'iyi'yi yakalayabilmeye çalışıyordu hep. çok büyük bir erdem bu bence, insanın sırıtası geliyor hep düşününce. Uzun dedesini 'o bir ruh insanıydı, yani var olan, Allah'ın yarattığı her şeye karşı, insana, tabiata, toprağa, hayvana, kuşa, çiçeğe, yemişe karşı sınırsız bir sevgisi olan, felaket ve musibetlerde bile bir iyilik arayan, dış dünyadan, yabancılardan tamamıyla uzak, sade ve yoksul dünyasında, iyiliğin kötülükleri sağaltacağına, kötü kalpleri temizleyeceğine inanan bir adam' diye tanımlıyor, çok hoş. Ruhun gökkuşağı ismini Uzun birçok yerde geçiriyor, ama temelinde, Ape Heme'nin vasiyeti var. atla yolculuklarının birinde, keskusor'u göstererek torununa 'gökkuşağı, ilim irfan, okuma yazmadır, unutma, senin ilim irfan, okuma yazma sahibi olman lazım. bu benim sana vasiyetimdir' diyor. Uzun bundan yaşamı boyunca hiç kopmuyor neredeyse, bunun için öyle çok uğraşıyor ki, gurur duymuştum bir yerde haddim olmayarak. Kitabın ilerleyen kısımlarında okulla, kendi dili olmayan bir dille tamamen tanışıklığını, yediği ilk tokadı, ve izini hayatı boyunca unutmayışını, hemen hemen her kürt çocuğunun da fazlasıyla bildiği, içinde olduğu, o ayrıştırıcı, yok edici, gurur kırıcı okul hayatını anlatıyor. bu kısımda yazılanların bu kadar tanıdık olması, bu kadar kanıksanmış, üzerinden onlarca yıl geçmiş olmasına rağmen hala en az ilk başlardaki kadar sert-soğuk şekilde devam ediyor oluşu, yutkunurken boğazda bir yumru gibi duruyor. çok üzgünüm. Uzun'un, Türkiye gibi para-militer, faşizan devletlerdeki, yanlı, sarsıcı şekilde sürdürülen yargılama süreci, bu zamanlardaki yaratmaya çalıştığı kendi dünyası, kendi olabilmek için çabalaması, söz-anlatı ve edebiyata verdiği o kocaman, göğüs genişletici değer. sürgündeyken bile kendini her anlamda geliştirip, kendi yoksul halkına tutunacak bir dal olabilmek, onların sesi, yaşadıklarına bir tanık bırakabilmek için, sürekli çırpınan, sürekli araştırıp, Kürtçe başta olmak üzere Türkçe ve İsveççe de yazan büsbüyük bir yazar. öyle çok saygı uyandırdı ki bende. hep saf bir sevgiyle düşüneceğim. kitapta ayrıca sürekli okuduğu, devamlı fikirlerinden etkilendiği yazarlardan da sürekli alıntı yapıyor Uzun. onları da bir sürü not aldım, bakacağım mutlaka ayrıca. Sonlara doğru Türkiye'deki son davasına gelişini, yaşadığı stresi, üzüntüyü, diğer yazarlardan aldığı desteğin onu ne kadar mahçup ettiğini, öyle çok hissettirdi ki. ülkesi adına çok utandığını da. Kitap boyunca içim hep çok buruktu, her şey çok bilindik, çok tanıdıktı. öldükten sonra eserlerinin ölümsüz olup insanlarda yaşamasını istiyordu hep. diyarbakır'da, son günlerini geçirdiği hasta yatağındaki fotoğrafı gözümün önünden gitmiyor. söz veriyorum, içimde yaşatacağım hep. upuzun kalacaksın bende. okuyacağım hepsini de. her şey için çok özür dilerim canım benim.
Ruhun Gökkuşağı
Ruhun GökkuşağıMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 2013736 okunma
·
109 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.