İlk kez sanat tarihi ile ilgili bir kitap okudum ve galiba tam da bu yüzden bu kitabı çok sevdim. Uygarlığın Ayak İzleri, benim gibi biri için güzel bir başlangıç oldu: Kitap resimli; yani bahsedilen eserin fotoğrafını tam olarak o an, kitabın içinde görmek, dikkat dağınıklığına sebep olmadan esere odaklanmayı sağlıyor. (Benimki Epsilon Yayınları, 3. Baskı) Telefonu/bilgisayarı aç, oradan internetten bulup eseri açıp bak, dikkat dağıtıcı olabiliyor. Hele bir de telefona o anda bildirim gelirse… Kitap biyografik; her yerde ismini bir şekilde duyduğumuz isimleri anlatıyor aslında tek tek ve o isimlerin hayat yolculuğu içinde eserlerini inceliyor. Yani hem sanatçıya hem de esere dair bir şeyler öğreniyorsunuz. Zaten kitabın alt başlığı “Rönesans’tan Barok döneme sanat dehaları”. Kitapta geçen isimler şöyle: Leonardo da Vinci, Michelangelo Buonarroti, Michelangelo Merisi da Caravaggio ve Lorenzo Bernini. Kitap Batı sanatının jargonunu az çok öğrenmeye yardımcı; ikonografiye ve mitolojiye minicik de olsa bir giriş yapıyorsunuz. Kitabın dili çok sade ve akıcı; “yeni başlayanlar için sanat tarihi” tadında, hikayeleştirerek, hiç bilgisi olmayan birine tüm o meşhur eserlerde neler olduğunu tane tane ve akıcı bir biçimde anlatıyor. Anladığınız için de biraz da merak ve ilginiz varsa, seviyorsunuz, seviniyorsunuz. Ben kitabı alırken en çok Da Vinci’yi merak ederek almıştım. Ama bitirdiğimde hakkında daha çok şey öğrenmek, daha çok okumak istediğim isim Caravaggio oldu. Belki biraz yazarın da yorumlama biçimiyle, ama daha çok yaşamı ve eserleriyle Caravaggio daha ilginç biri gibi geldi bana. Bir de varlığından ilk olarak bu kitapta haberdar olduğum Artemisia Gentileschi. Onca erkek arasında kısacık da olsa bir kadının varlığını görmek ve hikayesini okumak, ne yalan söyleyeyim bir kadın olarak bana iyi geldi, mutlu etti. Ayrıca kitap, mitolojiye ilgisi olanların da keyif alabileceği türden bir içeriğe sahip. Batı sanatıyla veya bu eserler ve/veya yaratıcılarıyla ilgilenmiyorsanız ve fakat mitoloji seviyorsanız, yine de tercih edilebilecek bir kitap olabilir. Çünkü bu kitapta ele alınan eserlerin hatırı sayılır bir kısmının arkasında mitolojik olay ve karakterler var. Eserleri anlatırken bu olayları ve karakterleri de anlatıyor yazar. Son olarak; bu kitapta ismi geçen sanatçıların hepsinin İtalyan olması, eserlerin de çoğunun İtalya’da olması sebebiyle, İtalya’ya seyahat fikriniz varsa, müze gezmeyi düşünüyorsanız, örneğin Vatikan’ı ve müzelerini programınıza aldıysanız, öncesinde bu kitabı okumanız seyahatinizi daha anlamlı bir hale getirebilir. Özellikle ben gibi konuya uzak ve sıfıra yakın bilgi sahibiyseniz, bu kitap güzel bir başlangıç olabilir. Kitabı bu amaçla okumaya niyetli arkadaşlarım ve tabii ki kendim için, kitabı baştan sona tarayıp kitaptan geçen eserlerin tek tek isimlerini çıkardım. Daha sonra bu eserlerin yerlerini öğrendim ve hemen yanına iliştirdim. İtalya seyahatiniz öncesi bu listeye bir göz atmak isteyebilirsiniz. Söz konusu liste ve yazının tamamı için: dondurmakutusu.wordpress.com/2023/06/13/uyga...

Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat DehalarıCelil Sadık · Epsilon Yayınları · 2019880 okunma

·

92 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Merve Ayvaz