Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Kendini Aldatan İnsan
Kendini Aldatan İnsan
, çevirmeni Muhammed Yazıcı'nın ifadesiyle,
İhyâ-u Ulumi'd-Din (4 Cilt Takım)
İhyâ-u Ulumi'd-Din (4 Cilt Takım)
'in "Mühlikât" bölümünün onuncu kitabı olan "Kitabü Zemmi'l Ğurûr"un (Gururun Yergisi Kitabı) "el Keşf ve't-Tebyîn fî Ğurûri'l-Halki Ecmaîn" (Tüm İnsanların Aldanışının Keşif ve Beyanı) adıyla -muhtemelen- Gazzâli'nin kendisi tarafından kısaltılmış hali. Kitap, gerek editoryal dizgisi, gerek çevirisi, gerekse biçimsel bütünlüğü itibariyle gerçekten keyifli bir okuma imkânı sunuyor. Kitabın giriş bölümü, önsöz kısmı, çevirmen notları eserin kendi metni ile çok güzel ve uyumlu biçimde bütünleşmiş. Gerek bu eserde, gerekse
İmam Gazali
İmam Gazali
'nin daha önce okumuş olduğum eserlerinde,
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
ve
Mesnevi
Mesnevi
'yi okuduğumda aldığım deneyime benzer bir okuma deneyimi yaşadım. Yalın, akıcı bir üslupla yazılmış ana metindeki anlatım, benzetmeler ve örnek hikayeler ile güçlendirilmiş. Okuru zorlamayan, ilgisini ve dikkatini çekmeyi başaran, düşündüren, farkındalık kazandıran bir eser. Eserin içeriği, hiç aldanmamış ya da aldatmamış olduğunu düşünen hemen tüm insanların yanılgı içinde olduğu savı izerinde kurgulanmış. Gazzâli, aldanış biçimlerini ortaya koyarken, temelde "inanan" (mümin) ve "inanmayan" (kâfir) insanların aldanışlarını ele almış; asıl odaklandığı husus ise inanan insanlar başlığı altında âlimlerin, âbidlerin, zenginlerin ve sûfîlerin büyük yanılgıları olmuş. Eser, aynı zamanda yazarın kendi yaşadığı dönemin insanlarının, en alttakinden en tepedekine kadar bireysel ve toplumsal olarak kritiğe tabi tutulmasını, din ve dindarlık anlayışının sorgulanmasını da içermekte. Bu kritik (eleştiri) ve sorgulama günümüze de ışık tutacak kadar zaman ötesi... ______________________________________ Kitapta yer alan başlıca aldanış örnekleri: ______________________________________ * Dünya hayatını önceleyen "peşin, veresiyeden iyidir" önermesi, Yaratıcı ve ahiret inancının va'dettikleri düşünüldüğünde, veresiye olanın daha değerli olduğunun gözden kaçırılması, * Yaratıcının zâlim insanlara mühlet vermesinin ve -sabretmekte zorlanan insanların nezdinde- ilâhî adaletin göreceli olarak gecikmesinin güç ve zenginlik sahiplerini ne yaparlarsa yapsınlar ölmeyecekleri ya da cezalandırılmayacakları yanılgısına sevk etmesi, * Kötülükleri iyiliklerinden çok olmasına rağmen, iyiliklerine bakıp aldanma, * İlimlerine aldananların, Allah nezdinde makam sahibi oldukları ve kendileri gibi yüksek seviyede ilim sahibine Allah'ın azap etmeyeceği zannına kapılması, * Kibir, riya (ikiyüzlülük), haset (çekememezlik), riyaset (idarecilik, başkanlık) ve üstünlük tutkusu, akranlarından ve iş ortaklarından övgü bekleyip onların önüne geçme beklentisi, meşhur olma arzusu gibi zaaflara kapılma, * Kalbini arındırmayanın ibadetinin sağlam ol(a)mayacağı, kalbinde kötülük bulundurmanın ve kötülükte bulunmanın hiçbir ibadetle telafi edilemeyeceği gerçeğinin ekseriyetle göz ardı edilmesi, * Âlimlerin güç ve makam sahipleri yanında hizalanması, iktidar sahiplerinden maddi beklenti içine girmesi, onlarla menfaat ilişkileri içinde bulunması, * Âlimlerin ilim yaymak yerine birbirlerinin ayıplarını bulma derdine düşmesi, * İnsanlara umut, sabır, şükür, tevekkül, zühd (dünyanın geçici nimetlerine rağbet etmeme), ihlas (samimiyet) ve sıdk (sadakat) telkin eden âlimlerin, kendilerinin bu erdemlere peşinen sahip olduklarını düşünmeleri, * Güzel söz, hadis dinleyip, ezberleyip sürekli bu minvalde konuşan ancak anlamları üzerinde düşünmeyen ve onları hayatına hakiki anlamda dâhil etmeyen insanların kendilerinin kurtuluşa erdiğini zannetmesi, * Taklitin bilgi sanılması (Kur'an'ın anlam ve içeriğinin şekle, biçime, kıraate feda edilmesi; "namazı güzel kıldım", "güzel Kur'an okudum", "ibadetimi (hac, zekat, oruç, namaz,vb.) lâyıkıyla yerine getirdim" şeklinde gurura kapılınması gibi), * Vesveseye yenik düşülüp ibadetin özünden uzaklaşılması ("tekbir aldım mı?", "Namaza dururken düzgün niyet etttim mi?" vb.), * Haram yolla elde edilen kazancın hayır ve ibadet için kullanılabileceği düşüncesi, * Başkalarını her fırsatta eleştiren, uyaran insanların kendilerine yapılan en ufak bir eleştiriye tahammül göster(e)memesi, * Hayır işlediğini düşünen insanın aslında övgüye, menfaate, ilgiye mazhar olmak arzusunu taşıması, * İhtiyaç sahiplerinin acil ihtiyaçlarının giderilmesi yerine, ihtiyaç bulunmayan bir tesisin yaptırılmasının veya ertelenebilecek bir kişisel ibadetin yapılmasının tercih edilmesi, * Katıldıkları sohbet meclislerinde veya dinledikleri vaaz ve nasihatlarde duygusal anlar yaşayan insanların bu durumu nihai kurtuluşları olarak addetmeleri, kendi yaşantılarında ise doğruyu, iyiliği, dürüstlüğü ve erdemi içselleştirememeleri, * Hedefe varmaya yaklaşan sûfîlerin hedefe vardıklarını sanıp, aslında son nefese kadar sürecek olan hakikat arayışını yarım bırakmaları... _____________________________________________________ Bu bağlamda "Kendini Aldatan İnsan"ın, herkesin ilgiyle okuyup kendinden birşeyler bulabileceği, kendine, yakın ve uzak çevresine dair olumlu veya olumsuz çıkarımlarda bulunabileceği değerli bir başucu eseri olduğunu söylemek mümkün. Her türlü aldanıştan ve aldatılıştan uzak güzel yarınlarınız, Keyifli okumalarınız olsun...
Kendini Aldatan İnsan
Kendini Aldatan İnsanİmam Gazali · Ketebe Yayınevi · 2022343 okunma
·
332 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.