Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
Kitapyurdu kampanyasından aldığım ve biraz önyargılı başladığım bir kitap oldu. Okurken bu önyargının boşa olmadığını fark ettim. Kitaptaki içi boş Atatürk düşmanlığı önyargımda haklı çıkardı beni. Bir yerde, Dil Devrimi'ni eleştiriyor ama dayanaksız ve yanlış iddialarla eleştiriyor. Dil devrimi yapan tek ülke olduğumuzu iddia ediyor ama yanlış. Böyle bir şey mümkün mü? Yeryüzünde sayısını tam olarak bilemediğimiz, binlerce dil var. Bu binlerce dil içinden, tek Türkçe dil devrimi gerçekleştirmiş, öyle mi? (Üstelik dünyada dilde devrim yapan ilk ve tek ülke Türkiye değildir. Almanya, Macaristan, İsrail ve Norveç, Türkiye’den çok çok önce dilde devrim yapma gereksinimi duymuşlardır (K. İmer). dildernegi.org.tr/TR,610/dil-devr... ) Ayrıca yazar, Dil Devrimi'nin okuma yazmayı artırmayı amaçladığını ama bunda başarılı olamadığını söylüyor ama dil devrimleri bunu amaçlamaz, bunu harf devrimleri amaçlar ki bizde bu devrim amacına ulaşmıştır. Aynı şekilde yazar başka bir yerde "Hele hele onca insanın mücadelesini hiçe sayıp bir kişinin ülkenin kurtarıcısı olarak takdimindeki abartılı yönü anlamak ise hiç mümkün değildi." demiş ama yaklaşık 20 sayfa sonra "İstanbul'u, Fatih'in fethettiği o şehri arıyor ve düşünüyordum." diyor. Her şeyi tek başına yapmış gibi Atatürk'ü ön plana çıkarmak yanlış ama sanırım, Fatih, İstanbul'u tek başına fethetti. Evet, İstanbul'un fatihi, Fatih Sultan Mehmet kuşkusuz ama Atatürk'e gelince aynı saygı neden yok? Kitaba başladığım için yarım bırakmayı istememem ve farklı görüşlerden yazarları okumanın da önemli olduğuna inandığımdan kitabı bitirmek istedim ama Kurtuluş Savaşı'nı küçümsemesi ve bu mücadeleyi "efsane" olarak değerlendirmesinden sonra, okumaya devam edemeyeceğim. Hangi görüş, hangi Atatürk karşıtlığı, bir milletin var oluş mücadelesini efsane olarak değerlendirmeye neden olabilir? Bu vatan ve bu mücadele için verilmiş canların, kefensiz yatanların yok sayılmasını nasıl yorumlayacağımı bilemiyorum. Ayrıca Kurtuluş Savaşı'ndan bahsederken "Söz gelimi Cezayir'in Kurtuluş Savaşı 700.000 kişinin hayatına mal olmuşken; bizim savaşımızdaki kayıplar 10.000 civarındadır." gibi bir cümlesi var. Özür dileriz, sen bu mücadeleyi efsane olarak değerlendirme diye, daha fazla ölmediğimiz için. (!) Kendisi, bu cümlenin arkasından "Elbette ki sorun salt rakamlarda ve ölümlerde ifadesini bulamaz." minvalinde bir cümle kuruyor ama ilk cümleden sonra bu cümlenin pek de bir önemi kalmıyor.
Okuma Serüveni
Okuma SerüveniÜmit Aktaş · Çıra Yayınları · 202054 okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.