Kendisine bilim insanı diyen bir kişinin en temel önceliği, her daim tarafsız olmayı ilke edinmesi olmalıdır. Kitapta birçok hata var. Örneğin Bernard Lewis gibi en bilinir oryantalist dahi yaşananları tehcir/zorunlu göç olarak nitelendirirken Zürcher direkt olarak bunu “modern dilimizde soykırımdır” diyerek aktarmış. Çok ilginçtir ki bu olaya soykırım adını vermeyen Justin McCarthy’den de yararlanmasına rağmen özellikle soykırım kelimesini kullanmış ya da en azından ben öyle anlıyorum. Başka bir örnek ise Ziya Gökalp’in -sanıyorum Diyarbakırlı olmasından kaynaklı- yarı Kürt olarak tanımlanması. Zürcher basit bir araştırmayla bunun doğru olmadığını görebilirdi. Benim daha beşikte olduğum yıllarda, Alparslan Türkeş de Gökalp için Kürt demişti; ancak Gökalp’in kızı Türkeş’e çok kızarak “Babam Buhara Türklerinden” diyerek tartışmayı sonlandırmıştı (Sanki Gökalp’in Türk ya da Kürt olması bir şeyi mi değiştirecekti Sn. Zürcher?). Sanıyorum ki ayrılmaz birlikteliğimiz kendisinin zoruna gitmiş. Gelelim cumhuriyet dönemine. Suna Kili, Halil İnalcık, Kemal Karpat, Şerif Mardin, Zafer Toprak, Andrew Mango gibi isimler cumhuriyet dönemine ve devrimlerine kitaplarında ya dolu dolu sayfalar ayırmışlardır ya da bu olgunun üzerine doğrudan kitap yazmışlardır. Zürcher bu dönemi üstünkörü geçmiş ki bu rezilliğin üzerine, kitabın önsözünde “Kitap birçok öğrenciye hizmet etti” diyerek bahsettiği öğrenciler doktora tezi dahi yazabilirler. Ekşiden okuduğum kadarıyla Boğaziçi Üniversitesi’nde de kaynak olarak kullanılan bir kitapmış. Ben amatör bir okur olarak bu kitaptan çok daha iyilerine erişebilirken Boğaziçi Üni. erişemiyor mu merak konusu.

Moderleşen Türkiye’nin TarihiErik Jan Zürcher · İletişim Yayınları · 2021919 okunma

75 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Furkan ERHAN