Gönderi

812 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
1900’lü yılların başında İngiltere’de Mugsborough isimli küçük bir şehirde geçiyor hikâye. Bir inşaat firmasında çalışan işçiler bu baldırı çıplaklar. Hayırseverlikleri de kendileri gibiler için değil. Onlara zor koşullarda çalışma şartları sunan, sadece barınma ve yiyeceğe yetecek kadar, ki çoğu zaman onu bile karşılamayan, ücretle çalıştırıp sonuna kadar sömüren işverenleri için; sadece kendi ceplerini doldurup gösterişli hayatlar yaşayan şehir yöneticileri için; dinin tavsiye ettiği hayatı yaşamayıp dünyevi zevkler peşinde koşan ama zavallı sefillere tam tersi bir hayatı şart koşan din görevlileri için bu hayırseverlikler. Yoksulluğun gerçek nedenlerini anlamak için zihinlerini çalıştırmaktan yoksun, çoğu zaman işsiz, açlık sınırında yaşayan, üst başlarında giysi diye paçavralar taşıyan, insani gereksinimlerin yokluğunu kadere bağlayan, hastalıklı halleriyle yaşamaya çalışan, çocukları için de aynı düzenin devam edeceğini bilen, ancak çok sevgili büyükleri onlara bunu layık gördükleri için bu düzenin sıkı bir hayranı olan, bunu değiştirmek bir yana, devamı için duacı olan bir sefiller ordusu bu hayırseverler. Bunlar sabahtan akşama kadar aralıksız çalışmayı, kapitalist sistemin bir neferi olarak, kendilerine sunulmuş bir ayrıcalık olarak görürler. Haftanın sonunda ücretlerini aldıklarında sonraki hafta işsiz kalabileceklerini düşünmezler, işsiz kalsalar bile bu sefaletle yaşamaya alışmışlardır. Aralarında ise bu sistemin yıkılıp sosyalizmin tanınması için elinden geleni yapanlar da var. Ancak düşünemeyen sefil güruh tarafından sürekli alaya alınır, söylediklerini kabul ettiremezler. Çünkü karşılarındakiler düşünebilecek kapasitede insanlar değillerdir. Çok kâr az maliyet hesabıyla çalışan inşaat şirketinde çok çalışıp az kazanan, bu sefaleti Tanrıyla ve kaderle bağdaştırıp başındaki güce tapan, sistemin düzelmesi için hiçbir çaba harcamayan, hiçbir kötülüğü sorgulamayan cahil güruhtur bu hayırseverler (!!!)… Kapitalizmin kucağında varolan sistemin çarklarına uygun yaşamaya çalışan işçi sınıfının yaşadığı sefaleti, zorlukları, hor görülmeyi anlatan Baldırı Çıplak Hayırseverler’in yazarı Robert Tressell de inşaat işlerinde çalışan bir işçiymiş. Romanı yayınlanmadan verem nedeniyle ölmesi de oldukça trajik geldi bana. Kapitalizmi ve cahilliğin kölesi bir sınıfı bu kadar detaylı ve ince bir şekilde anlatabilmesi eseri oldukça güçlü kılıyor. Bu batık hayatlar bana oldukça tanıdık geldi okurken. Zaman zaman bu yaşantılardan, bu cahillikten bunalsam da emekçilerin gerçek hikâyesi ve sosyalizmin etkilerini taşıyan kurgusunu okunmaya değer buldum. Dönemin şartlarını ve kapitalizm/sosyalizm dengesini okumak isteyenlere tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Baldırı Çıplak Hayırseverler
Baldırı Çıplak HayırseverlerRobert Tressell · Literatür Yayıncılık · 200634 okunma
·
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.