MÜSLÜMANCA DÜŞÜNME ÜZERİNE DENEMELER - Kitap İncelemesi Bütün kitabı en iyi özetleyen cümle: “Müslüman, çağın gözüyle İslam’a bakmaz, İslam’ın gözüyle çağa bakar.” Müslümanca yaşama, düşünme ve hareket etme nasıl olur? Müslümanlar olarak kendimize uygun hayat tarzımız olmadığını, sağlıklı düşünmediğimizi, batının kimsenin derdine derman olmak gibi bir düşüncesinin olmadığını tam tersi sömürü düzenini bilimsel bir tabana oturtma endişesi güttüğünü, İslam’ın hak din olduğuna inandığımızı ama teslim olup Müslüman gibi yaşamak söz konusu olunca kaçtığımızı anlatıyor. İslami hükümlere Müslümanca yaklaşmak zorundayız. Müslümanca bir bakış açısıyla dünya düzeni ve toplumumuz eleştirilmektedir. İslami bir devlet nedir, nasıl olmalı ve nasıl olmamalıdır, Müslüman kimdir. Bunlar sarsıcı örnekler ile ele alınıyor. Müslümanların uyanık olmaları gerektiği vurgulanıyor. Günümüz dünyasında problem diye uğraşılan konuların problem olmadığı, asıl problemin kafa yapısı olduğu gözler önüne seriliyor. Batı’nın zihin dünyasının benimsenmesi demek dünyayı, öteyi ve insanı Batı’nın öngördüğü pencereden algılamaktır. İslam’ı bugüne kadar hiçbir şey bilmiyormuşuz gibi yeniden öğrenerek İslam’ın öngördüğü hayat tarzını dosdoğru yaşamalıyız. Şimdi aşağıda yazan her cümleyi üzerine düşünerek okumanızı rica ediyorum... • Herkese yetecek kadar üretimin olduğu bir dünyada açlık var, • Açlığın olduğu bu dünya da, açlıkla boğuşan insanların fotoğraflarını çekenlere büyük ödüller var, • Portakal bahçelerinde günlük 3 portakala çalışan işçiler varken fiyat düşürmemek için portakalları denize atanlar var,(Kaliforniya) • Yoksul çocuklar için yapılan balolarda kursaklarını dolduran zenginler var, • Doğacak çocuğa harcanması gereken paraları doğmamış çocuk için doğmasın diye harcayanlar var, • 40 milyar insanın barınabileceği kadar ev varken evsiz insanlar var, • İletişim için gelişmiş araçlar varken iletişimsizlik var, Bunca husus gözler önüne serilince bir bozukluk, anormallik olduğu nasıl görülmüyor!!! Din adamı, dini ibadetlerimiz, dini günler gibi kelimelerin bize Hristiyan batı kültüründen geçtiğini, İslam’a yabancı terimlerle bakmanın yanlışlığını anlatıyor. Bir Müslüman için doğru yani Müslümanca olduğu müddetçe her davranış ibadet hükmündedir. İslam’ı sadece kendi bağlamı içinde düşünmemeliyiz. Düşmanın silahıyla silahlanacağız ama onlara benzemeyeceğiz ve bu silahı onların telkin ettiği amaçlar doğrultusunda kullanmayacağız. Yazarımız şu soruları sarsıcı ve düşündürücü şekilde yöneltiyor bizlere; Müslüman, Allah için ne yapmış olmalıdır? Ne yapması gerekir? “Müslüman, çağın gözüyle İslam’a bakmaz, İslam’ın gözüyle çağa bakar.” “Şeytanın değil, doğrudan doğruya nefsimizin kurduğu bir tuzak içindeyiz." “Bir ülkeye Batı sermayesinin girmesi ise Batı tarzı tüketim alışkanlıklarının girmesi demektir. Bu alışkanlıklarsa, bütünüyle Batı kültürünün o ülkelerdeki hükümranlığı anlamına gelir.” “Dünyaya, mala, eşyaya köle olmayan; dünyayı, eşyayı, malı kendisine köle kılmanın hazırlığına girişmiş olur.” “İslam, bir zihin fantezisi olarak indirilmemiştir. Yaşansın diye indirilmiştir.”

Müslümanca Düşünme Üzerine DenemelerRasim Özdenören · İz Yayınları · 20208,7bin okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hilalin Gölgesindeki Adam