Hiçbir şey tam olmuyor gibi
Bu cümle dahil...
Kimse tam anlatmıyor,
Kum, hakkıyla denize kavuşmuyor.
Rüzgar azametinden uzak
Yağmur ahmak ıslatıyor...
Çoğu şey tam değişmiyor,
Maraz, köküyle gitmiyor,
"Unuttum" diyen, her içtiğinde
Savsakça hatırlıyor;
Hatırlayan, yanlış şeyi anımsıyor,
Tadı kaçıyor...
Düzen eğriliyor-değişmiyor
Kış bahara bir felaketle değil
Usulüyle dönüyor...
Hiçbir şey tam olmuyor,
Omzumdan tutmuyor kimse,
Elimin biri, her daim cebimde...
Kimse sevmiyor tam!
Ay tam tutulmuyor,
Kırgınlığını ifade edemiyor adam;
Ancak yüksek sesle!
Ama bağırınca da tam anlaşılmıyor.
Tam yaşamıyor insan
İdare ediyor,
Kendini ve yanındakini de...
Dokunmadıkça birine, sevemiyor uzaktan,
Hakkını veremiyor duyumsamanın;
Hep ekmeğin ucundan,
En ucundan...
Yamacın ucundan gezinene
'Deli' diyor etraf!
Etraf,
Etraflıca düşünemiyor.
Tam dökülmüyor iğde ağacı
Ve tam anlamıyla ölmüyor da kimse
Sarılmayı denedikçe birbirimize
Bir kolumuz hep boşta kalıyor.
İçimizin yarısı soğuk, yarası donuk...
Yarım bile değiliz.