Gönderi
Zaman Makinesi, bildiğim kadarıyla zaman yolculuğu üzerine yazılan ilk kitap. Yazıldığı döneme göre büyük bir hayal gücü taşıyor elbet. Kitap Darwin'in evrim teorisinden sıklıkla beslenmiş. Bu da bize şunu çok iyi anlatıyor. Bilim adamları söyler, yazarlar hayal eder.
Kitap oldukça kısa. Başlangıcı biraz sıkıcı olsa da hikaye ilerledikçe siz de neler olacağını merak etmeye başlıyorsunuz. Edebi anlamda bence çok iyi değil. Bunu bu kitaptan beklemek de çok doğru olmaz. Çünkü yazılma amacı başka.
Buradan sonrası içerik hakkında biraz bilgi içerir.
Zaman makinesini icat edip 802.701 yılına giden Zaman Yolcusu orada gördüklerini arkadaşlarına anlatmaya başlar. Ve neredeyse bütün kitap bu anlatıyla devam eder. Geleceğe giden Zaman Yolcusu orada önce hiçbir şekilde kavga etmeyen, barış içinde yaşayan küçük insanlar Eloi'leri bulur. Onların arasında sıkılan ve onları incelemeye devam eden Zaman Yolcusu, zaman makinesini çaldırınca onu aramaya başlar. Ve yolu insanların bugünkü halinden türeyen ikinci bir ırkla kesişir: Morloklar. Bunlar Eloi'ler gibi insanlığın altın çağında yaşamıyordur. Yıllar geçtikçe yer altına inen madencilerin ve işçilerin torunlarıdır Morloklar ve Eloi'lere karşı haklı bir nefret beslemektedirler. Zaman Yolcusu hem makinesini bulmaya çalışacak hem de Morloklara karşı mücadele edecektir.
Böyle anlatıldığında kitap basit bir macera kitabıymış gibi görünebilir ama kesinlikle öyle değil. Kitap gelecekte oluşan insan ırkları üzerinden kapitalizme ağır eleştirilerde bulunuyor. Kitabın sonlarına doğru yazarın şu soruya cevap bulmaya çalıştığını görüyoruz. İnsanoğlu hep en iyiye, en güzele doğru mu gidecektir? Yoksa kökünün oradan geldiği iddia edilen su altı canlılarına mı dönüşecektir?
Bu çetin bir soru. Zaman yolculuğu yapmadan da kimsenin cevabını bilemeyeceği bir soru. Bugün zaman ya da mekan yolculuğu yapmanın tek yolu da bu tarz kitapları okumak. Keyifli okumalar...
··
16 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.