Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

344 syf.
·
Puan vermedi
·
38 günde okudu
“Müslüman Kadının Kurtarılmaya İhtiyacı Var Mı?” başlığı okuyucu olarak beklentimi oldukça yükseltti. Filistin asıllı yazar Mısır, Afganistan ve Filistin’de zaman geçirmiş; araştırmalar yapmış ve kitabında da bu toplumların sosyal yapısını detaylı bir şekilde anlatarak toplumsal olayların kadın haklarını nasıl şekillendirdiğini anlatmış. Kitabında Müslüman ülkelerde tanıdığı kadınlardan da örnekler gösterip yaşanan toplumsal olaylarla ilgili röportajlar yaparak kadınların fikirlerini de okuyuculara sunmuş. “Yüzeysel izlenimler ve uç vakalar, bize, kadınların çektiği sıkıntıları anlamlandırabilmek için kavramamız gereken yaşam deneyimlerinin çeşitliliği ve bağlamları hakkında pek az bilgi vermektedir. İstisnalar, olağanüstü durumlar, haklı yere "insanlık dışı" dediğimiz şeylerin rahatsızlık verici işaretleri her yerdedir. Onların yok olup gitmesini istemekte haklıyız. Bunların sıklıkla toplumsal cinsiyetle bağlantılı olduğunu göstermiş olmak feminizmin başarısıdır. Ancak unutulmamadır ki kadınların bu gibi suistimali kültürel, ulusal ve dinsel sınırlar boyunca yayılmıştır. Kadınlar için yapılacak savaş seçmeci olmamalıdır.” Kitabı en iyi özetleyen paragraflardan bir tanesi de bu kesinlikle. Evet her toplumda haklarına ulaşamayan kadınlar var bunun insanlık dışı olduğu kabulümüz ama kendi toplumumuzda bile farklı şekillerde gelenekler varken bu çeşitlilikler arasında tüm müslüman ülkelerde yaşayan kadınları tektipleştiremeyeceğimiz güzel bir şekilde anlatılmış. Üstelik bu sorunun İslam’dan mı kaynaklandığı yoksa hakların verilmemesi olarak mı algılanması gerektiğine değinilmiş. “İslam kültürüne yapılan genelleme bu sorunların çözümü için yeterli mi?” sorusu cevaplandırılmaya çalışılmış. Farklı Müslüman ülkelerde farklı Müslüman kadınların evet bir hak talebi var ama bu hak talebinin “kurtarılma” olarak yansıtılması ne kadar doğru ve masum? Bu nedenle başta da söylediğim gibi çalışmanın başlığı çok tatmin edici. Kitapta örtü konusunda da geniş bir alana yer verilmiş. Siz kadınları peçeden kurtarmak istiyorsunuz ama her kadın peçeden kurtulmak istiyor mu veya örtü sorununa değinildiği kadar eğitim hakkına önem veriliyor mu? “Önceki yüzyılın başlangıcında Mısır’da Leyla Ahmed’in “sömürgeci feminizm” diye adlandırdığı şey kadın politikalarını yönetiyordu. Mısırlı kadınların yaşadığı sıkıntılar ile ilgili, maruz kaldıkları baskının göstergesi olarak peçeye odaklanan seçici bir ilgi vardı ama kadınların eğitimine destek vermiyordu.” alıntısından bile pek çok soruya cevap bulabiliyoruz. Ayrıca örtü konusunda “Eğer Birleşik Devletler'de kadınların kıyafetle alakalı olarak bir "tercihler dünyasında" yaşadığını düşünüyorsak kendimize "modanın tahakkümü" ifadesini hatırlatmamız iyi olur.” alıntısı da hafızama kazıdığım yerlerden biri oldu. Daha kitapla ilgili değinmediğim pek çok güzel konu ve alıntı var, yazar düşüncelerini çok güzel bir şekilde anlatmış ve çok iyi çıkarımlarda bulunmuş. Şu anda bile Cenin’de birçok hak ihlali oluyor, hangi medyada evlerinden çıkarılan eğitim haklarından mahrum kalan kadınların veya kız çocuklarının fotoğraflarını görüyoruz. Çıkarlar için bu tarz hak ihlallerine göz yumulurken evet biz Afganistan’da kapatılan kuaförlere odaklanalım(bunu savunduğum için söylemiyorum) ve kadın haklarından bahsedelim. Okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Müslüman Kadının Kurtarılmaya İhtiyacı Var mı?
Müslüman Kadının Kurtarılmaya İhtiyacı Var mı?Lila Abu-Lughod · Ketebe Yayınları · 202172 okunma
·
165 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.