Gönderi
harikaydı! gerçekten okumayan çok şey kaybeder. en üzüldüğüm kitaplardan biri oldu.
Raif Efendi Ankara'da yaşayan evli, çocuklu, geniş aile olarak yaşayan bir adamdır fakat kimsenin bilmediği karanlık bir sırra sahiptir diyebiliriz. sürekli hasta olan bu adamın işten bir arkadaşı sürekli ziyarete başlar ve bir gün bu sırrını o arkadaşına bir mektup halinde gösterir mektup ise; Raif Efendi'yi babası iş öğrenmesi için Almanya'ya Berlin'e sabun fabrikasına gönderir. orada sürekli gezer, müzeler, sanat galerileri görür. yine bir gün bir tabloya takılır ve her gün o tabloyu izlemeye gelmeye başlar. bir gün bir kadın yanaşıp sorar, her gün bu tabloya geliyorsunuz ne için der. adam şarırı ve annesine çok benzettiğini söyleyerek geçiştirir. orada kaldığı pansiyondan bir kadın Raif Efendi'yle vakit geçirmeye çalışıyordur. yine öyle bir gece kadın Raif Efendi'ye sarılmaya dolaşmaya çalışırken, Raif Efendi o tablodaki Kürk Mantolu Madonna'nın dünyadaki halinin tıpa tıp aynısını görür ve aklından çıkmaz. diğer gün yine aynı yere aynı saatte gelir o kadın için ve bekledikten sonra geldiğini görüp kadını takip etmeye başlar. kadının bar gibi bir yere girdiğini görür ve oraya girip sohbet etmeye başlarlar. öğrenir ki o tablo gerçekten de o kadınınmış ve kendisi çizmiş. sonra ise her günleri beraber geçmeye başlar ve bir gün Kürk Mantolu Madonna hastalanır ve uzun bir süre görüşmezler ve hastalandığını Raif efendi öğrenir. olduğu hastaneyi bulur ve orada başında bekler. hastaneden çıkarlar ve evinde başında beklemeye devam eder ve sonra Madonna ona aşık olduğunu anladığını itiraf eder. yavaş yavaş iyileşmeye başlar ve beraber gezmelerine devam ederler. ta ki Raif Efendi'ye bir mektup gelene kadar. mektupta babasının öldüğünü öğrenir ve gelmesi için ona bi' miktar para koyulduğunu görür. Maria, (madonna) annesinin yanında gider ve Raif Efendi ise Türkiye'ye gelir ama hâlâ mektuplaşırlar ve tam Maria'yı Türkiye'ye davet edecekken bir anda mektuplarını Maria'nın almadığını ve cevap vermediğini görür ve mahvolur. kendisine ihanet ettiğini düşünür. aradan 10 yıl geçer, Raif Efendi evlenmiş ve çocukları vardır geniş ailesiyle yaşıyordur fakat hâlâ Maria'ya âşıktır fakat kimse bilmiyordur ve kimseye söylememiştir. Ankara'da yine karısı sıradan bir günde onu bir şeyler almaya gönderir. çıktığında arkadasından bir el dokunur ve döndüğünde Almanya'daki o pansiyonda kaldığı kadını görür yanında da bir kız çocuğu vardır. kadın Maria'nın 10 yıl önce öldüğünü söyler. nedenini sorar ve öğrenir ki bu kız çocuğu Maria'nın kızıymış. (Maria yaşarken çocuğun kimden olduğunu kimseye söylememiş ve saklamıştır hâlbuki sürpriz yapacakmış, aslında mektuplarında bir sürpriz yapacağını söylemişti) Raif Efendi bunları öğrenince iyice kahrolur ve neredeyse yere yıkılacakmış gibi olur. sonrasında kadını otogardan trene kızla beraber bindirip yolcu eder. fakat o kızın kendisinin biricik kızı olduğunu biliyordur :). bu aşk hikayesini Raif Efendi bir deftere yazmıştır ve o iş arkadaşı bunu okumuştur. tekrar Raif Efendi'nin yanına gittiğinde öldüğünü öğrenir ve ailesi başında ağlıyordur...
·
28 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.