Nasıl uyusun ki o zamana dek,
Ağlaması vacip ağlamayanlar,
Göz kırpmadı bizim gibi bir sürü zevzek,
Kendine faydası dokunmayanlar...
Beynimizde dolaştı müthiş bir acı,
Tanrım, bize ondan geçti bu sancı...
Ne yazık ki bazen örnek alırsın,
El suç işler sense kendin sanırsın,
Günah benliğine öyle işler ki,
Zehirli ok yersin, kalakalırsın ...
Kan dökmedik ama dertte başımız,
Erimiş kurşun gibi aktı yaşımız ...
...
But there is no sleep when men must weep
Who never yet have wept:
So we-- the fool, the fraud, the knave--
That endless vigil kept,
And through each brain on hands of pain
Another's terror crept.
Alas! it is a fearful thing
To feel another's guilt!
For, right within, the sword of Sin
Pierced to its poisoned hilt,
And as molten lead were the tears we shed
For the blood we had not spilt.