Gönderi
belki azıcık spoiler
Tatlı mı rüyalar?!
Usta Zhuang paradoksunu bilir misiniz sayın okurlar? Rüyasında, kendini kelebek olarak gören usta Zhuang, uyandıktan sonra şu sözleri sarfediyor; "Rüyamda bir kelebek olduğumu gördüm. Artık uyandım ve rüyasında kelebek olduğunu gören bir insan mıyım, yoksa rüyasında insan olduğunu gören bir kelebek mi?"
Alper Canıgüz'ün yarattığı Şevket Hakan Tunçel karakteri, bir nevi bu paradoksu yaşayan, ve bir süre sonra gerçeklik algısını yitiren bir insan. Ve biz onun rüya alemine girme serüvenini okuyoruz!
Bir nevi dr. Jekyll ve mr. Hide sendromuna sahip Şevket Hakan Tunçel, rüyalar alemini ziyaret ederek, gerçeklik algısını mahveden zarafet dolu heriften hesap sormak istiyor, ve diğer olayların kökü buna dayanıyor.
Bahsettiğimiz ikinci dünya, yani 'düş' dünyası aslında o kadar gerçekçi ki bence yazar, yine hangisinin gerçek, hangisinin düş olduğunu kesin bir şekilde belirtmediği için, temel olarak hangisinin düş, hangisinin gerçek olduğunu kestiremiyorsunuz. Sadece Şevketin yaşadığı dünyanın gerçek olduğuna şartlandırılmışsınızdır. Bir arkadaşım inceleme yazmıyor oluşunun nedeninin, insanların düşüncelerine etki etmek istememesinden kaynaklı olduğunu söylemişti. Sanırım şu an yaptığım şey bu. Her neyse, her neyse.
Genelde romanlara inceleme yazmam(genelde inceleme yazmazsın zaten Fevzi). Bu, nadiren yazdıklarımdan biri. Düşüncelerimi bir yere kaydetmek istedim sanırım. Kitaba dönecek olursak, bu adamın karakterleri bu kadar müthiş işliyor oluşu beni mahvediyor!! Yine müthiş bir kitap, yine müthiş bir konu. Hem güldüren(ki bu kaçınılmaz, Alper Canıgüz'den bahsediyoruz) hem düşündüren imgelerle dolu harika bir kitap. Inceleme olmayan bu incelememsi yazıyı, naçizane bir alıntı ile bitirmek istiyorum,
"Öncelikle şunu bilmelisiniz ki, düşleriniz ancak ve ancak onlara inanacak kadar güçlüyseniz gerçektir."
Hepinize harika okumalar, tatlı rüyalar sevgili okurlar!
·
238 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.