Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

301 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Fransa'ya ve ülkemizdeki bir takım zevatın söylemlerine bir de buradan bakmalı..günümüzdeki olayları daha sağlıklı değerlendirebilmek önemli. Hugo'nun vizyonu ''dayatılan'' algıların altında ezilmeden, iyi anlaşılmalı. Sultan Abdülhamid'e yapılanlar.. onun kimlerle nasıl mücadele ettiği modalaşmış şablonların içine girmeden iyi anlaşılmalı. Ortaçağda Avrupa'da bir ''İmparatorluk''un adı var kendi yoktu. Finans, burjuvanın elindeydi. Kral, imparator her neyse işte burjuvanın desteği olmadan savaş bile yapamazdı (Bizdeki 'imparatorluk'kavramıyla alakası yoktur..karıştırmayalım). Burjuvaysa hizmetleri karşılığinda parayla asalet satın alıyordu. Zamanla ayni paralarıyla kralları tahta çıkarıp tahttan indirmeye başladılar. Fransız ihtilali bir soylu ihtilali olarak başladı, burjuvanın zaferiyle sonuçlandı. Hugo ve Rotschild birlikte fakir fukara doyuruyorlardı meselâ...Yaklasik yüz yıla yayılmış bir süreç. Hugo ne yaptığını biliyor muydu bilemiyorum.. dehâ deniyor.. bana sorsanız ''deha''sı gayet ideolojik.. ideolojisi hadi yalanlar demeyeyim de, yanlışlarla süslenmiş..ama muhteşem bir yazar..inkâr edilemez. Bu arada Server Tanilli'nin biyografisine de bir göz atmakta da fayda var. Bir hukukçu olması belki de, benim diger kitaplarda net bir sekilde bulamadığım Hugo'nun şahit olduğu dönemin siyasi haritasını çok güzel çıkarmasına sebep olmuş. Fransa tarihini incelemek isteyenler bu kitabi mutlaka okumalı derim. Server Tanilli kavramları, konunuyu çok iyi anlaşılmasını sağlayacak şekilde anlatıyor. Rengi kitaba sızmış elbette.. ama o rengin icinde Romantizm'i de gayet iyi anlıyorsunuz meselâ.. gibi.. Kitaptan alıntılarla tamamlıyorum... Nazım Hikmet ''Victor Hugo'nun düşmanları halkların düşmanlarıdır''demiş. 2002 yılının Haziran ayında toplanan BM Tarim ve Gıda Örgütü FAO'nun Roma'da düzenlediği doruk toplantısında -zirve öncesi- Kofi Annan yaptığı açıklamada zengin ülkelerin Fao'yu ''aldatmaları'' nedeniyle örgütün açlıkla mücadelede verdiği sozleri tutamadığını belirtir. ........ Bütün bunlara, kadının, çocuğun çektiği acıları, özellikle İslamcı gericiliğin kadın için çarpıtmalarını ve dayatmalarını, Latin Amerika'daki her türlü destekten yoksun 100 milyon çocuğu, ''unutulmuşlar''anlamına ''Olvidados''u katmalıyız! ... Insanlığın büyük bir bölümunde ''cehalet ve sefalet''erkeğe, kadına ve çocuga acı çektiriyor. Bu acıların ''Sefiller''in yazıldığı yıllara oranla sadece coğrafyası değişmiştir, ama kökü kazınmamıştır. Hugo, romanına yazdığı o çarpıcı ''önsöz''de, ''yeryüzünde cehalet ve sefalet bulundukça bu türden kitaplar yararsız olmayacaktır'' diyordu. 190 ...... 1862'de Sefiller'in yayımlanması evrensel bir olay oldu. Aynı tarihte eserin Paris ve Brüksel'den başka Londra, Leipzig, Milano, Madrid, Rotterdam, Varşova, Budapeşte ve Rio de Janerio'da da çevirileri basılıyor ve böylece yalnız Fransa'nin değil, eski ve yeni dünya insanlarının ortak kitabı haline geliyordu. Öyle derler, o sırada ABD'nde Kuzey ile Güney arasında baslamış olan iç savaşta bile, gönüllülerin çevirdiği eser, askerlerin elinde siperlerde okunurmuş. 254 Bizde ilk çeviriyi aslına gayet sadık kalarak kısa bir Süre sonra Şemseddin Sami Bey yapar. Bu çeviri yarim kalır. Nedini bilinmiyor. Satamamış olması, gelen eleştiriler falan. Ancak genel kanı çevirinin yasaklanmış olmasıdır. Eser forma forma yayınlanırken yayın durdurulur ve baskılara el konur. Şemseddin Sami Sultan Abdülhamid tarafından evinde ikamete memur edilir. Önceleri ara sıra sokağa çıkar ve misafirlerini evinde kabul ederse de daha sonra bu da yasaklanır. 258
Çağdaşımız Victor Hugo
Çağdaşımız Victor HugoServer Tanilli · Adam Yayınevi · 200226 okunma
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.