Gönderi

86 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
İlksöz: Doğu cephesinde yeni bir şey yok. Yüreklerimizde taht kuran, belki de Ferit Edgü'yü Ferit Edgü yapan Hakkari'de Bir Mevsim'in üzerinden 30 yıl geçmiştir. Gazetesi Edgü'yü doğuya gönderir. Öğretmenken, bilmediği topraklarda, bilmediği insanlarla, bilmediği bir dille karşılaştığı o topraklarda çıktığı düşsel yolculuk, bu kez, bildiği topraklarda, bildiği insanlarla, bildiği dille, gerçeklerin peşinde bir gazetecinin o topraklarda çıktığı acı bir yolculuk olur. Çaresizlik kuyusunda bıraktığı o insanlar hâlâ o kuyunun dibindedir, üstüne kuyunun başında da terör nöbet tutmaktadır. Bölgede yaptığı gezilerin izlenimlerini aktarır Edgü. Özellikle kitabın sunuş biçimi Hakkari'de Bir Mevsim'e benzer. Hatta bazı bölümlerde 30 yıl önceki eserin duygularına da ulaşır. Ulaşır da... Hakkari'de Bir Mevsim başkadır. Belki de böyle eserler yazarlar için başa beladır. Öyle bir eser çıkar ki sonrasındaki her yapıt o eserle kıyaslanır durur. En azından 30 yıllık (varsa) coğrafyadaki değişimi, Edgü'nün, üzerinde büyük izler bıraktığını düşündüğümüz o anları yeniden yaşayarak hissettiklerini okumak gerek. Ferit Edgü okumalarına devam. Kitapla. Sağlıcakla. . . . Sonsöz: Sen, burda doğduğunu söylüyorsun, diyordu Vahap. Bense burda öldüm. Sen, bir insanın birçok kez doğabileceğini söylüyorsun. Ben de sana, bir insanın birçok kez ölebileceğim söylüyorum. Bir gün içinde bile, birkaç kez ölebilir insan. Ben, onlardan biriyim. Nasıl öldüğümü anlatayım istersen. Hayır, anlatma, dedim. Her şeyi biliyorum. Hiçbir şey bilmiyorsun, dedi Vahap. Hiçbiriniz hiçbir şey bilmiyorsunuz. Bildiğinizi sanıyorsunuz. Bil­miyorsunuz. Belki ölümü biliyorsun. Ama ölümden bin beteri var. Onu bilmiyorsun. Hiçbiriniz. Hiçbiriniz. .
Yaralı Zaman
Yaralı ZamanFerit Edgü · Sel Yayınları · 2016453 okunma
·
140 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.