Kundera’nın bu eserinde karakterlerin ve olay örgüsünün asıl odak noktasını kitaba ismini veren “kimlik” kavramıyla birlikte “kaybetme” kavramının oluşturduğu kanısına vardım. Aslında daha romanın başında Chantal’ın, Jean Marc’la buluşacakları otelde iki garsonun kayıp kişileri konu alan “Gözden Yitirdiklerimiz” adlı Tv programıyla ilgili heyecanlı konuşmalara şahit olması, hikayenin ana temalarından biri hakkında bize verdiği bir ipucu mahiyetindeydi. Eser, roman kahramanlarından, Chantal’in çocuğunu küçük yaşta kaybetmesinden sonra yalnız yaşamaya başlaması, tesadüfen Normandiya kıyılarında karşılaştığı nispeten genç bir adam olan Jean Marc’la tanıştıktan sonra birlikte yaşamaları üzerine devam eden bir olay örgüsüne sahip. Başta uyumlu ve güzel bir şekilde ilerleyen ilişkileri zamanla Chantal’in gençliğini kaybetme hüznü ve ölüm korkusu içerisinde farklı arayışlara yönelmesi, Jean Marc’ın ise kaybolmaya yüz tutan aşklarını kurtarmak ve Chantal’in iyi hissetmesini sağlamak amacıyla ona farklı bir kimlikle mektuplar yazmasıyla karmaşık bir hal alıyor. Mektupların Chantal’de meydana getirdiği değişiklikler daha sonra onun saf ve masum imgesinin Jean Marc’ta sarsılmasına yol açsa da yine de onu yitirme korkusu baş gösteriyor. Chantal’in mektupları yazan kişinin Jean Marc olduğunu öğrenmesiyle evi terk etmesi Jean Marc’ın da onun peşinden gitmesi sonrası romanda geçen olayların netliği, gerçekleşip gerçekleşmediği olasılığı okuyucuya bırakılıyor. Romanda geçen olayların hangi karakter tarafından düşlendiğinin müphemliği, olayların giriftliği ve karmaşıklığı, varoluşsal anlatı yıllar önce izlediğim psikolojik gerilim türündeki “Nocturnal Animals” filminin tadını verdi. Son olarak kitabı okumaya başladığım günün yazarın öldüğü güne denk gelmesi benim için hüzünlü bir tesadüf oldu. Keyifli okumalar…

KimlikMilan Kundera · Can Yayınları · 20131,995 okunma

·

227 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yiğithan Y.