On sekiz yaşındaki Stella kendisinden 15 yaş büyük bir adamın vahşice öldürülmesinden sorumlu tutulur.Saygın bir ailenin sıradan bir kızıdır.Karanlık işler peşindeki bir iş adamını bırakın öldürmeyi,tanıması için bile neden yok gibidir. Baba, ortaya konan onca kanıta rağmen kızının masum olduğuna inanıyor.Anne ise kimsenin doğru söylemediğini düşünüyor ve geleceğe dair hayalleri konusunda umutsuzluğa kapılan genç kız, ne kadar ileri gidebileceğini kimsenin anlamadığına inanıyor… “Çok kısa bir süre önce son derece sıradan bir aileydik.Şimdi ise acımasız spot ışıklarının altında hapsolduk” diye cümle kuruyor anne. ‘Sıradan bir aile’ derken ne kastediliyor? Sıradanlık ne demek oluyor? Gelir seviyesi yüksek bir aile mi sıradandır yolda düşük bir aile mi? Mutlular mı yoksa mutlu olduklarını sanıyorlar yoksa tamamen mutsuzlar mı? Tanınmış bir aile mi yoksa herkesten uzak sakince yaşamını sürdüren bir aile mi? Anne ve baba peki? Baskıcılar öı yoksa rahat mı?Gğvenen veya güven veren? Çocuk peki, o bir aileyi nasıl sıradan gösterebilir? Notlarıyla gurur duyulması mı yoksa derlerin hayatını etkilemeyeceğini düşünüp umursamaması mı?Sessiz, sakin,kavgacı…Hangi etkenler varsa sıradan bir aile olunur? Kitabı 3 Farklı karakterin ağzından okuyoruz ilk kısım babanın ağzından, ikinci kısım Stella yani kazım ağzından, üçüncü kısım da annenin ağzından. Üç farklı kişiden okumak cidden çok güzeldi.Babanın ağzından ailesinin çok güzel olduğunu okuyorum, Stella’nın ağzından babasının psikopat olduğu düşüncesini okuyorum, annenin ağzından ise kızına ihanet ettiği düşüncesini okuyorum.Bu arada kitapta tetikleyici unsurlar olduğunu düşünüyorum.(Taciz,tecavüz vs.)