Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ulema bu sıfatlar hususunda dört gruba ayrılmışlardır: 1— Müsebbibe veya mücessime'nin görüşü: Allah (cc) için sıfatlar isbat ederler. Fakat -haşa- O'nun da bizim gibi el, göz, yüz gibi uzuvları olduğunu söylerler. Davud el-Cevaribi, Hişam B.Hakem, er-Rafizi bunlardandır. Bu görüş insanı dini çizgiden çıkaran küfür sebeplerindendir. Çünkü bu putlara ibadet etme mesabesindedir. Kur'an-ı Kerim bu görüşü reddetmektedir. "Onun misli hiçbir şey yoktur." (Şura, 11) İbni Kayyım bu hususta şöyle der: Onun sıfatlarını bizim sıfatlarımıza benzetemeyiz. Zira Büşebbihe (benzetenler) puta tapanlardır. Hayır O'nu sıfatlardan soyutlayamayız. Zira Muattıle (sıfatlardan soyanlar) iftira atanlardandır. Yüce Allah'ı (cc) mahlukata benzeten Nasrani müşriklere mensup olanlardandır. Allah'ı sıfatlardan soyutlayan o imanı olmayan ziyade nankördür. 2— Muattilenin görüşü: Bu Cehmiyye fırkasıdır. (Hicri 182'de öldürülen Cehm B.Safvan'a mensub olanlardır Cad B.Dirhemden bu görüşleri almıştır. (Bak. Akideyi Vasıtıyye, sh. 22) Bunlar Allah'ın (cc) semi, basar, kelam sıfatlarını nefyediyorlar (kabul etmiyorlar), "Çünkü konuşmak, işitmek, görmek uzuvlarla olan bir fiildir." diyorlar. Bu taife de dini çizginin dışındadır. Selef demiştir ki: "Muttalıe âdeme (yoka), müşebbihe saneme (puta) tapmaktadır. İbni Kayyım der ki: Şirkin aslı ta'tildir (Allah'ı sıfatlardan soyutlamaktır). Bu da üç kısımdır: a) Yaratanı yaratılandan soyutlamak. b) Yaratanı sıfatlarından -isim, sıfat ve fiillerinden- soyutlamak. c) Yaratanı inanılması vacib olan tevhidin hakikatinden soyutlamak (Şerhi Kasideti İbni Kayyim, 2/212). İbni Kayyım der ki: Hayır onu sıfatlarından soyutlayamayız. Zira Muattele iftira atanlardandır. 3— Selefin sıfatlar hakkındaki görüşü: Bu mezheb sıfatları Kur'an ve sünnette geldiği şekilde kabul ederler. Fakat keyfiyetinden sual etmeyiz ve sıfatları yok da saymayız derler. İmam Hattabi özlü ve güçlü ifadelerle bu mezhebi delilleri ile beraber hulasa etmiştir. O şöyle der: "Selefin Allah'a sıfat izafe eden ayet ve hadislerdeki görüşüne gelince keyfiyeti (şekli) nefy ederek bunları zahiri manaları ile alırlar. Çünkü Allah'ın (cc) sıfatları hakkında söylenen söz zatın hakkında söylenen sözün fer'idir. Allah'ın (cc) zatını ispat varlığını ispattır. Yoksa şeklini isbat değildir." İbni Teymiye şöyle der: Allah'ı (cc), kendini kitap ve sünnette vasıfladığı gibi tahrif (Nassın lafız yahut manasını değiştirmek ), ta'tıl (Allahın vasıflarını soyutlamak), tekyif (Allah'a şekil isnat etmek) temsil(Allah'ı bir şeye benzetmek) olmaksızın vasıflamak Allah'a (cc) imandandır. Bazıları şöyle demiştir: Allah'ın (cc) sıfatları keyfiyetsiz mücmel olarak bilinmektedir. (Şerhul Akidetu'l Vasıtıyye, sh.21) Ebul Kasım Ella Likai "Usulu's Sünne"de İmam-ı Azam'ın arkadaşı olan Muhammed b.Hasen'den şöyle dediğini rivayet eder. -"Meşrikden Mağrib'e bütün fukaha açıklama ve benzetme yapmaksızın Kur'an'da ve sağlam ravilerin getirdikleri hadislerde gelen Allah'ın sıfatlarına iman hususunda ittifak etmişlerdir. (Risaletül Akaid, Hasan El Benna, Mecmuat'ur'resail sh.489) Ebu Hanife şöyle der: "Allah'ın (cc) Kur'an'da zikrettiği veçhile el, yüz, nefis sıfatları vardır. Fakat bunlar keyfiyetsizdir. Çünkü bunda sıfatın iptali vardır ve bu kaderiyye ile Mu'tezile mezhebinin görüşüdür, yad (el) Allah'ın (cc) sıfatıdır fakat keyfiyeti yoktur." (Şerhi Fıkhu Ekber, sh. 36) Ahmed B.Hanbel, "Rabbimiz dünya semasına iner", "Allah ayağını koyar" gibi naslar hakkında şeklini ve kasdedilen manasını sormadan bunları tasdik eder ve iman ederiz. Bunlardan herhangi birini reddetmeyiz. Peygamberin getirdikleri sahih isnadlara dayandığı takdirde hak olduğuna inanırız. Allahu Teala ancak kendini vasıfladığı sıfatlarla, şekil ve sınır olmaksızın muttasıftır. Bundan başka vasıflarla vasıflanmaz. "Onun gibi hiçbir şey yoktur." (Şura, 11) İmam-ı Malik bir kimse "Allah'ın (cc) eli onların elinin üzerindedir" ayetini okurken elini işaret etse, "O ziyade işiten ve ziyade görendir." ayetini okurken kulak ve gözüne işaret etse o işaret edilen uzvun kesilmesi ile fetva vermiştir. Çünkü Allah (cc)'ı "kendi nefsine benzetmiştir. "yed" (el) "vech" (yüz) gibi sıfatların varlığı bize göre haktır. Bunların aslı bilinip, vasfı müteşabihattandır. Aslın şeklini (keyfiyetini) bilmekten aciz olduğu için iptali caiz değildir. İşte Mu'tezile bu yönden sapmıştır. Akla uygun olarak sıfatları açıklayamadıkları için sıfatların aslını da inkâr etmişler ve Muattıle olmuşlardır. Halefin (sonraki ulemanın) görüşü: Bunlar Allah'ı (cc) teşbih ve tecsimden tenzih ederek bazı sıfatların te'vilini caiz görürler. Bu görüşün sahipleri müteşabih ayetlerdeki maksadın insanın zihninin ilk hamlede anladığı mananın dışında olduğu hususunda selefle ittifak halindedir.
·
130 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.