Gönderi

Oysa, en büyük vicdansızlığın zamana aldırmamak olduğu apaçık ortadadır.
Yürür yürür ve bir türlü eve zamanında geri dö­nemezsiniz çünkü siz zamanda kaybolmuşsunuzdur, o da sizde. Ah deniz - biz burada uzakta oturmuş öykümüzü anlatırken, düşüncelerimiz ve sevgimiz sana yönelik ve seni açıkça çağırıyoruz, bize seslenerek öykümüzü anlatırken her zaman sessizce düşüncelerimizde olduğun ve olacağın gibi, şimdi de karşımızda olasın diye... Uğuldayan boşluk, üzeri solgun, parlak bir griyle örtülü, dudaklarımızda hoş olmayan tuzlu bir nem tadı. Yürüyoruz yürüyoruz, yosun ve küçük deniz kabuklarıyla örülü esnek toprakta. Kulak­larımız boşlukta özgürce dolaşan güçlü, bol ve ılık rüzgâr­la dolu. Bir engelle karşılaşmadan ve hiçbir art niyeti ol­madan zihnimizde hafif bir uyuşukluk yaratıyor. Dolaşıyo­ruz, dalgaların ayaklarımızı yalayıp geri çekilmelerini izle­yerek. Deniz kabarıyor ve coşkulu dalgalar art arda deniz kenarına çarpıp oraya, buraya ve dışarıdaki banklara doğ­ru ipek gibi yayılıyor. Ve her yerde olan bu yumuşak çılgın­ca telaş kulaklarımızı dünyadaki başka seslere kapatma­mıza neden oluyor. Derin bir doyum; bilerek unutmak. Sonsuzluğa sığınarak kapatalım gözlerimizi. Ama bak, orada, giderek kendini silen ve ufukta alabildiğine yitip gi­den bu köpüklü gri mavilikte bir yelkenli var. Orada mı? Hangi orada? Ne kadar uzaklıkta? Ne kadar yakın? Bile­miyorsunuz. Baş döndürürcesine yiter her türlü belirgin­lik. Yelkenlinin kıyıdan ne kadar uzak olduğunu bilebil­mek için büyüklüğünü bilmek gerekir. Küçük ve yakın mı, yoksa büyük ve uzak mı? Ne bir organınız ne de içinizden bir ses size bunu kesinlikle haber veremeyeceğine göre ce­haletinizle baş başa kalır gözleriniz. Yürüyoruz - ne kadar zamandır acaba? Ne kadar mesafe kat ettik? Hiç önemi yok. Her adımda değişen bir şey yok ki - ‘orası’ ‘burası’dır; ‘daha önce’ de, ‘şimdiye ve sonraya’ dönüşmüştür. Zaman evrenin ölçülemez tekdüzeliğinde boğulur ve tekdüzeliğin olduğu yerde, bir noktadan başka bir noktaya hareket et­mek hareket olma niteliğini yitirir; hareket hareket olmak­tan çıktığında da zaman olamaz.
Büyülü Dağ
Büyülü Dağ
·
161 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.