#Okudukbitti #Can Oldukça sancılı bir yaşamı olan yazar ... Eserleri Stalin tarafından 1991 yılına kadar yasaklanmış ve malesef ölümünden sonra yayimlanmaya başlamış. "Ben bu halkı tanıyorum, orada doğdum," dedi Çağatayev. "O yüzden oraya gönderiyorlar ya seni," diye açıkladı sekreter. "Neydi bu halkın adı, hatırlıyor musun?" "Adı yoktu," diye cevap verdi Çağatayev. "Ama kendilerine kısa bir isim vermişlerdi." "Neydi?" "Can... " Baş karakter Nazar bu halkı bulmak için, onları yaşatabilmek için çıkmıştı yola. Çocukluğunun çölüne, yalnız bırakılıp yasama tutunmak için uzak diyarlara gönderilip ve tekrar o yolculuğa maruz bırakılan Nazar ... (Bu yolculuk belkide yazarin kendi hayatının yolculugudur, oldukça etkili bir anlatım olmuş bana göre. ) Can çekişen kemikler... Açlıktan varlığını unutmuş hayvanların kanını içen insanlar ... Kum ve kumdan çıkacak olan suyla geçen akşam yemekleri ... Ölenin üstüne çizik atılıp kalma ihtimali olanı gözüne kestirip varacakları yerde köle olarak satmayı planlayan kemik yığınlarından oluşan canlılar ... Işte böyleydi "Can" halkı. Üst Yurt yolculuklarında her bir karakterin bir özelliği temsil ederek ele alındığı ( iyilik, kötülük ,bilgelik,annelik, azim... ) hiçliğin dibine vurmuş, yoksulluğu iliklerine kadar yasayan, yasama hayata duyarsizlaşan , açlıktan kemiklesen bedenlerini yadırgamayanlarin yolcuğu... Peki zenginler için "CAN" ne demekti? Minikte olsa masalsı mitolojik anlatımla zenginleştirilen , yolculuğun icsellestirilip , her bir duyguyu iliklerimize kadar hissedeceğimiz , insanlık dramı nedir , sorusuna , işte budur cevabını verdirtecek bir kitap . Çok çok çok hissederek okudum. Lütfen okuyun. Kitapyoldasim #Barış ve canım #Aslı ile bu yolculuğa eslik ettik.

CanAndrey Platonov · Metis Yayınları · 2013985 okunma

·

35 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

BirkitapBirhayat