Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1025 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Bu kavurucu yaz sıcaklığında tuğla gibi bir kitaba başlamama ne sebep oldu, bilmiyorum; belki de çevremdekilere gösteriş yapmak için başlamışımdır. Hatta bu gönderi de 16 gün süren gösteriş oyunumun son perdesidir. İncelemeyi Karamazov'vari bir şekilde yapmayı istesem de, kendimi tutamayıp coşacağımı biliyorum. Aslında yalan söyledim, coşmaktan ziyade onlar gibi belagatli sözler sarf edemeyeceğimin farkındayım, bu yüzden de lafı dolandırıyorum. Neyse, bu kadar gevezelik yeter, kitaba geçelim artık. Karamazov Kardeşler, karmaşık karakterlerin diyalog ve monologlarıyla, kelime oyunlarıyla, ince nükteleriyle ve derin felsefiyle tam anlamıyla bir baş yapıt. Kitaba başlamadan önce karakterleri birbirine karıştırırım, sonra da haftalarca sürünürüm diye endişeleniyordum ama yazar, yan karakterlerin bile ilginç hikayelerini etkileyici ve sürükleyici bir şekilde anlatmış. Karakterin kendine has özellikleri onları birbirinden farklı kılıyor, yaşamış oldukları olaylar vasıtasıyla kafanızda ayrı bir yer ediniyor her biri. Kitapta ilerledikçe Dostoyevski'nin şu zamana kadar okuduğum bütün kitapları Karamazov Kardeşler'in hikayesinde özetlenmiş gibi hissettim. Dostoyevski okumayı çok seven biri olarak da bu durumdan son derece memnun kaldım. Kitapta çok vasfı olmayan ama ilginç yorumlarıyla dikkatimi çeken Rakitin karakteri, Karamazovluğu şu şekilde özetlemiş: "Şehvetli, kâr düşkünü ve akıldan sakat insanlar..." Kâr düşkünü diyerek Alyoşa'nın günahını aldığını düşünüyorum, ayrıca son söylediğinden de İvan Fyodoroviç Karamazov'u soyutlamak gerekiyor bence (kendisine yazımın devamında ayrıca değineceğim). Karakterlerin kişilikleri kadar, ilişkileri de karmakarışık. Bütün Karamazov'lar birbirlerinin zıttı olmasına rağmen hepsi aynı kanı taşıyor ve bir yerde birleşiyorlar. Çelişkili özellikleri, iç çatışmaları ve sorunlarla baş etme çabaları onları gözümde daha gerçekçi bir hale getirdi, dolayısıyla her bir Karamazov'la ayrı bir bağ kurdum. Kitabı 11 günde bitirmeyi planlamıştım ama maalesef bitirmem 16 gün sürdü. Kuşkusuz sıcaklıkların bunda etkisi büyüktür ama Staretz Zosima'nın öğüt ve fakirlik güzellemeleri de beni birkaç gün süründürdü diyebilirim. Ben, bir kitapta öğüt ve fakirlik güzellemesi yapılmasından hiç hoşlanmam; hele ki fakirlik güzellemesini zengin biri yapıyorsa, o kitap beni süründürür. Bu kitapta da Peder Zosima bölümleri beni yordu, ama yine de "Simyacı" ya da "İnsan Neyle Yaşar?" kitaplarında duyduğum rahatsızlığı bu kitapta duymadım. Bahsettiğim iki kitabı da sevdiyseniz, Zosima bölümlerini de zevkle okuyacağınıza eminim; hatta muhtemelen daha çok seversiniz, en azından adam güzel konuşuyor. Ayrıca İppolit Kirilloviç'in tumturaklı ve upuzun cümleleri de beni biraz yordu. Ama bu kadar derin bir kitap için bunları büyük bir eksi olarak görmediğimi de belirtmem gerekiyor. Biraz da birkaç karakter üzerine bir şeyler yazmak istiyorum. Yukarıda İvan Fyodoroviç Karamazov'a değineceğimin sözünü vermiştim. Aranızda "İvan dinsiz imansız olduğu için ona ayrı bir parantez açıyor" diye düşünenler olabilir, ama hayır sevgili kan damlacıklarım (kitapta böyle tatlı hitaplar var), İvan, kitaptaki en tutarlı ve aklı başında olan karakterdir bence. Özgürlük ve tanrı anlayışı üzerine olan uzun tiradlarını okurken fazlasıyla heyecanlandım. Monologları bile ayrı bir kitap olarak yazılmayı hak ediyor, yaptığı felsefeyle sizi düşünmeye sevk ediyor. Kitapta ilgimi çeken bir diğer karakter ise Lisa oldu. Kuşkusuz kitaptaki en mazoşist karakterdir. Bir ara bu karakter üzerine çok kafa patlattım, kendine neden bu kadar acı çektiriyor diye, ta ki 16 yaşını bile doldurmadığını öğrenene kadar… Yine de söylevleri güzeldi. Neyse, incelemeyi Lisa gibi değersiz bir karakter üzerine uzatamam, siz asıl Smerdyakov üzerine kafa patlatın, o daha çok hak ediyor bunu. (Not: Muhtemelen ben bu Lisa karakteri üzerine çok sığ düşünüyorum, siz okurken daha geniş bir pencereden bakabilirsiniz.) Mitya bu kadar çoşkulu olup, haykırmasa; Alyoşa bu kadar temiz yürekli olmasa ve Foyodor Povloviç'de bu kadar alçak olmasa, Karamazov ailesine kucak açacağım. Şaka yapıyorum, Karamazov’ları sevmeme sahip oldukları bu özellikler sebep oldu zaten. Sonuç olarak; hem ana karakterlerin, hem de yan karakterlerin duygusal yük taşıyan söylevleri, toplumsal eleştirileri, ahlaki değerler, adalet, inanç ve insan doğası sorgulamaları okuyucuyu kitabın içine çekiyor ve sayfaları çevirmeye teşvik ediyor. Tabii ki rafınıza eklemeniz gerektiğini düşünüyorum. Şimdi ayacıklarınızı rahat rahat uzatabilirsiniz, incelemem bu kadar. Kapanışa uygun alıntıyı seçemedim. Daha da önemlisi Karamazov’lara yakışır bir inceleme yapamadım, ama bir şeyler yazdığıma göre kalsın bari.
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,7bin okunma
··
887 görüntüleme
Alsu okurunun profil resmi
Ben de bu kavurucu sıcakta başladım 10 güne bitirdim
Karvin okurunun profil resmi
Çok iyi okumuşsunuz
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.