Bu kitaba bir inceleme yazimadan geçemezdim. 1939/1945 yılları arasında 2. Dünya Savaşı patlak verdiği dönemde Almanların (Nazi), en üstün ırkın kendilerine ait olduğu düşüncesi ile diğer ırkları ( Polonyalı/ Yahudiler, Çingeneler, Çeçenler) yok etme ve sırf ,Ari(saf) üstün bir ırk bırakarak tüm dünyaya hakim olma fikri ile ortaya çıkan Nazi akımında ,Yahudileri gönderdikleri kamplarda, insanları denek olarak kullanıp ; gaz odalarında imha etmeleri ve ortaya çıkan cesetleri gömüp yok edemeyecekleri için insan yakılan fırınlarda bu cesetleri yine Yahudilere yaktirmalarıdir. İmha etmedikleri diğer insanları ise çalışma kamplarında 8/10 saat insanlık dışı çalıştırarak aç ve susuz, bir süre sonra da güçten düşenleri aynı son beklenmektedir. Tüm bu kötü muamelerin yanında yatacak yatak ,örtecek örtü,içecek ilaç bir insana insan olduğunu hatırlatacak hiç bir şey yok. Deney odalarında ise bizim şuan denek olarak kullandığımız hayvanlara dahi yapmaya kiyamadigimiz türlü işkenceler. Hamile kadınların karınlarının açılıp emriyonun alınıp bilim adına parçalanması. İkizlerin genetik yapılarını öğrenmek için birine hastalık enjekte edip ölümünü sağlayıp, diğerini normal şartlarda öldürüp,otopsisinde farklılıkları aramak. Mavi gözlü çocuklar yapmak için kamptaki çocukların gözlerine mavi renk sıvı enjekte etmek. İkiz çocuk yapma düşüncesiyle iki çocuğu birbirine canlı canlı dikmek, bir insanın ne kadar soğuğa dayandığını anlamak uğruna bir insanı ölene kadar buz dolu bir küvette bekletmek, basıncın insanı ne kadar zaman da öldürdüğünü merak ettiklerinden insanlara patlayana kadar yüksek basınç uygulama daha yazmamı ister misiniz??? Ben de öyle düşünmüştüm... Ne okurken, ne yazarken, ne düşünürken yüreğim kaldırmadı. Ya onlar yaşarken??? Avrupa'nın ortasında yaşanan bir vahşet( Bizi Ermeni soykırımı ile itham edenler). Kitabımızın konusu malesef ki bu. Kitap geçmişin ve bu günün tarihine ışık tutuyor. Oradan ayrılan Yahudilerin İsrail topraklarında yurt kurmalarını. Bugün Filistin'le nasıl savaş içinde bulunduklarını yorumlaya biliyorsunuz. Kitap gerçek bir yaşam hikayesini anlatıyor. Yazarımız da güzel kaleme almış akıcı ve sade bir dili var. Ben şimdiden iyi okumalar diliyorum.

Auschwitz KütüphanecisiAntonio González Iturbe · Pegasus Yayınları · 20201,870 okunma

·

33 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ebru ERDURU