Hem bir kadın olarak hem de bir eğitimci olarak okumakta bir hayli zorlandığım ama kokuşmuş bir zihniyetin ürünü olan bu kitabın daha neler saçmaladığını görmek için devamını getirmeye kendimi zorladığım ender kitaplardan biri oldu" Güçlü Kadınlar Neden Mutlu Değil? “. Dikkat çekici bir ismi olmasıyla ve gündemde gereksiz ön plana çıkışıyla satış yapan kitap kesinlikle popülerliğinin çok çok altında. Bir konuda hele ki günümüzün en büyük problemi olan kadının toplumdaki yeri üzerine kitap yazıyorsanız olaya iyi hakim olmanız gerekir, sağlam araştırma ve temellendirme yapmanız gerekir. Ancak kitabın arkasında bir tane bile kaynakça yok ve örnek verilen olaylar falan dedi filan anlattıdan ibaret... Birtakım doğru ve bilinen tespitleri alıp arkasından konuyu apayrı ve saçma yerlere çekmek aslında yazarın başarılı olduğu tek nokta bu kısımda da tebriği hak ediyor. Kadın ve erkek yaradılıştan kaynaklı farklıdır, hormonal anlamda da farklıdır demek bilinen bir bilgidir. Ancak " yağ östrojendir. Erkekte yağ, cinselliği düşürüyor, kadının ise cinselliğini arttırıyor." şeklinde bir tespit yazarın bilimsel açıdan da büyük eksikliğe sahip olduğunu gösteriyor. Yahut " tıbben oluşum sebebi henüz belli olmayan polikistik over sendromunun sebebi kim bilir belki de kadınlığın reddinin sonucudur. Eğitimin rekabet ortamında erkekleşen kızlar için kadınlık yük olmaya başladı." cümlesi ve tespiti yine cahillik kokan ve kendiyle çelişen bir cümle. Tıbben henüz sebebi bilinmeyen bir hastalık var ama yazarımız sebebini almış kadınların eğitim hayatına ve ordaki rekabet isteğine bağlamış. Zira eğitim kurumunda başarılı olmaya çalışınca rekabet ve hırsa kapılıp kendimizi erkekle kıyaslayıp, güç ve iktidar zehirlenmesiyle sarhoş olup kadın olmaktan çıkıyormuşuz. Hatta kadınların eğitim alması yazarımızı o kadar rahatsız etmiş ki " Sanki herkes okumak zorunda. Bütün erkekler üniversite okumadığına göre kadınlar da üniversite okumak zorunda değil." diyerek olaya tüy dikmekte bir beis görmüyor yazarımız. Bazı aileler kızlarını okutuyor ki maaşını alsın hatta çalışan kadınlar boşanma kararı alınca ailesi destek oluyor zira maaşlı kızı kendi evine geri gelecek düşüncesi hakim vs. bunun gibi onlarca tespit var kitapta ve her biri o kadar rahatsız edici ki! Güçlü kadın ibaresi kapitalizmin ve onun oyuncağı medyanın ısıtıp servis ettiği bir durummuş ve kadınlar bu uğurda kadınlığını yitiriyormuş. "iktidar heveslisi kadınlar kocayla çiş yarıştıracağım diye kasıklarını patlatıyor." Yazarın kitabında en başından beri öne sürdüğü güçlü kadın ibaresi bu değil. Güçlü kadın eğitimli kadındır, başkasını ezmeyen kendini de ezdirmeyen kadındır. Sırf cinsiyetinden, gülüşünden, giyinişinden dolayı katledilmeye karşı direnen kadındır. Ama yazar "Ey erkekler ne zaman uyanacaksınız boynunuza tasma takılınca mı? “ diye feryat ederek şimdiye kadar dökülen onca kadın kanının kendisini doyurmadığını belirtiyor. Boşanma kararını gözden geçirmek için çift terapisi olan çifti ise o erkek terapi sonrası" nonoş" oldu diyerek yine aşağılayıcı ithamda bulunup kışkırtıcı olmaya devam ediyor." İş hayatında kadınlar çalışmaya başlayınca aldatma vakaları arttı, erkekler eve gelince ev hanımı olan eşlerini öyle bakımlı görmediği için aldatıyor." Ya da " erkek çocukları en konuşkan ve hareketli çağında okul sıralarında kız gibi susma ve oturma terbiyesi alıyor. Okullarda kadın öğretmen sayısı fazla olduğu için erkek çocukları kadın merkezli eğitime maruz kalıyor." gibi gibi o kadar çok çürümüş tespit var ki kitap neresinden tutarsak tutalım elimizde kalıyor. Yazarın onlarca konu hakkında temeli bilgisi olmadan bu kadar pervasızca konuşması ve bu fikirlerin bazı kişiler tarafından alkışlanıyor oluşu da beni endişelendiren diğer bir konu oldu. Kitapta incelememde değinemediğim ama okurken yazıklar olsun dediğim daha birçok konu var. Ne diyelim ki işimiz okumak ve kendimize bir şeyler katmak. Eğitimciyim bir şeyleri değiştirmek için uğraşıyorum bunu yaparken de aynı zamanda bir zihniyetle mücadele ediyorum. Bu kitap aslında karşı karşıya olduğum kokuşmuşluğun şiddetini gösterdi. İnadına eğitim, inadına özgürlük, inadına her anlamda güçlü ve dik başlı kadınlar!!!

Güçlü Kadınlar Neden Mutlu Değil?Sema Maraşlı · Motto Yayınları · 2018264 okunma

·

244 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.