Gönderi

214 syf.
8/10 puan verdi
Kitap İstanbul işgal edilince oradan Anadolu'nun bir kasabasına gelen iyi eğitimli Bir Gazi subayın gözüyle anlatılır. Köye giden kahramanımız daha ilk günden konuşması, tavırları giyim kuşamı düşünceleri ile onların dünyası dışındadır,köylülere göre o bir Yaban'dır. Köydeki ahaliye belirli şehirlerimizin düşman elinde olduğunu, düşmanların çok farklı kollardan çok farklı şekilde işgal etmeye devam ettiklerini anlatmaya çalışır. Ama insanlar bunun karşısında ne bir hayret ne bir dehşet veya ne de bir ilgi duyar. Onlar sadece kendileriyle ilgilenir ve pek de düşmanın geleceğine inanmaz. Gazi de bu kayıtsızlık karşısında iyice yalnızlaşır ve bunalıma girer. Aldığı bazı duyumları ve kendi değerlendirmelerini ahali ile paylaşır, onları harekete geçirmeye çalışır, oluşturulmakta olan yeni orduya katılmalarını veya ellerindeki imkanlarla destek vermelerini ister ama hiç kimse oralı olmaz. Sonra düşman uçakları gelmeye başlar ve propaganda amaçlı broşürler atar. Hepsi de o broşürlerde yazılanlara inanır. Yaban ne kadar uğraşsa da tehlike ile ilgili insanların dikkatini çekemez. Daha sonra top sesleri ve savaşın sesleri duyulmaya başlar. Hâlâ inanmazlar. Sonra işgalciler gelmeye başlar. Kendilerine zarar geleceğini hâlâ inanmazlar. Hatta kendi ordumuza sağlamadıkları imkanları onlara sağlarlar. Onların aldıkları ürünler karşılığında dönüşte bu kağıtlara binaen ödeme yapacaklarını belirterek kendilerine verdikleri kağıt parçalarına kanarlar. Yaban yine tehlike konusunda onları inandıramaz. Hatta "bak sen bize bir sürü şey söyledin ama hiçbiri olmadı" derler. Sonra bir gün o güler yüzlü iyi (!) askerler geri gelir ve vahşice her şeye el koyar veya yakıp yıkar. Yaban'ın söylediklerinin gerçek olduğunu anlarlar ama artık çok geçtir.
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144,6bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.