Yıl 1938, saat 9 u 5 geçmekte. Atam gözlerini kapatıyor. Nolur biraz daha kal Atam, bu millet sensiz yapamıyor !
Tarihin akışına yön veren, dünyayı kendine hayran bırakan bu adamın, adam gibi adamın aramızdan ayrılışının 85. yılındayız.
O gün, yani 10 Kasım sabahı bir millet gözyaşlarıyla uyandı.Binler, on binler bir kişinin ölümüne ağlamıştır elbet, fakat yüzbinler, milyonlar, genci, yaşlısı, kadını erkeği, yerlisi yabancısı hepsinin birden ağladığı bir merhuma bugüne kadar kimse rastlamamıştır, nitekim ondan sonra da bir daha rastlanmadı.
✓ Afgan Kralı Emanullah Han:
"O büyük insan, yalnız Türkiye için değil, bütün Doğu milletleri için de en büyük önderdi."
✓ İngiliz Başbakanı Lloyd George:
"Yüzyıllar içinde çok az dahi çıkar. Bizim yüzyılımızda Türkler böyle bir dahiye sahip oldukları için çok şanslıdırlar."
(Sf197)
Atama daha önce bir inceleme yazmıştım fakat ona ne yazsak eksik kalır, ne söylesek hep bir fazlası vardır, çünkü o öyle bir adamdır.Bu adamın yaptıklarını küçültmeye çalışanlar sadece bu yaptıklarıyla kendilerini küçültürler, çünkü Atam tüm karalamalara karşı ak mı aktır.O hem Atatürk'tür, hem de Aktürk'tür.
Atatürk sevgisi bir insana çocukluktan aşılanır.Atatürk sevgisi tüm sevgilerin üzerindedir, zira bizler de onun için tüm sevgilerin üzerindeydik.Kendi kişisel hayatını bir kenara bırakıp, kendi mutluluğunu zerre düşünmeyen, kendi kişisel mutluluğunu milletinin mutluluğu üzerine inşa eden bir büyük kahramana bu şekilde bir sevgi beslemek boynumuzun borcudur.
Okulda öğretmenlerimizin, evde velilerimizin çocuklarımıza karşı yegane ödevi öncelikle onlara Atatürk bilincini aşılamaktır.Bana da bu bilinci evde annem babam, okulda ilkokul öğretmenim aşılamıştı.Öğretmenim beni yanına çağırır ve Atatürk oğlum benim diye sever, öperdi beni.O çocuk aklımla ne büyük mutluluk kaynağıydı benim için, hatırlıyorum.
Seni, anlatabilmek seni.
İyi çocuklara, kahramanlara.
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmeze,
Kahpe yalana.
Seni anlatırız Atam, sabaha kadar anlatırız da, seni anlayamayacaklar diye çok korkuyorum.Bizler anlatmaktan yorulmuyoruz ama onlar da seni anlamamakta ısrar ediyorlar.Her platformda, her ortamda seni savunmak zorunda kalışımız çok koyuyor Atam.Girdiğimiz herhangi bir sosyal medya ya da herhangi bir ortamda sana düşman kişilerin varlığını bilmek beni utandırıyor, ama onlar bundan zerre utanmıyorlar.
Atatürk yaptıklarıyla biten bir insan değildir.O, Her kuşakta yeniden başlayan biridir. O fani vücudu toprak olduktan sonra da, yeni kuşakları etkileyen, eserleriyle ayakta duran, tehlikeler, bunalımlar karşısından milletine kurtuluş yollarını göstermeğe devam eden, düşünceleriyle karanlıkları aydınlatan insandır ve öyle de kalacaktır.
Atatürkçülük, şekil değil, gösteriş değil, hele insanda hür irade fikrini zayıflatan bir etken hiç değildir. O, milli özlemlerden ve evrensel barış tutkusundan doğan bir inanç, duygu ve düşüncedir. Hedefi de tam bağımsız, laik bir Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Tüm bunların ışığında seni doğru anlatabilmektir asıl mesele Atam.Belki seni anlamayacaklar, belki çıkarlarına ters düşeceksin ama bizler anlatmaktan vazgeçmeyeceğiz Atam.Son olarak şunları söylemek istiyor ve sözlerimi noktalıyorum Atam:
"Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime and içerim."
