1914 doğumlu, hayatını Sümeroloji alanına adamış değerli bilim insanı Muzaffer İlmiye Çığ, adeta zamanın tanığı olarak tarihin derin sularında yolculuk eden bir hazine gibidir. Onun yaşam öyküsü, sadece bir bireyin değil, aynı zamanda bir ülkenin ve dünyanın geçmişine dokunan benzersiz bir örnek olarak karşımıza çıkar. Muzaffer İlmiye Çığ, sadece sayılarla ifade edilemeyecek kadar uzun bir yaşamın hikayesini taşır üzerinde. I. ve II. Dünya Savaşları'na tanıklık etmiş, tüm bu karmaşık dönemlerin içinden geçmiş bir kadının gözlerinden tarih yeniden canlanır. Cumhuriyet öncesi dönemde doğup büyüyen, Osmanlı İmparatorluğu'nun son demlerini gözlemleyen Çığ, ardından Cumhuriyet'in ilk yıllarına şahitlik etti. Bu dönemlerde yaşanan siyasi, sosyal ve kültürel değişimleri kendi yaşamında deneyimlemiş, bu değişimlerin izlerini hayatının her aşamasında taşıyan biridir. Sümeroloji alanına duyduğu ilgi ve tutkuyla kendini adayan Muzaffer İlmiye Çığ, tarih boyunca var olmuş medeniyetlere ışık tutan Sümer uygarlığının derinliklerine dalmıştır. Bu alandaki çalışmalarıyla, tarih ve dil biliminin kesiştiği noktada önemli katkılarda bulunmuş, bilim dünyasının saygı ve takdirini kazanmıştır. Onun önderliğinde yapılan araştırmalar, geçmişin izlerini bugüne taşıyan bir köprü görevi görmüş, unutulmaya yüz tutmuş medeniyetlerin anlamını ve önemini günümüz insanına hatırlatmıştır. Cumhuriyet kuruşunu ve sonrasını konu alan söyleşi, adeta tarihin sayfalarında gezinirken onun gözünden dünyaya bakma fırsatı sunar. Türkiye'nin modernleşme süreci, toplumsal değişimler, siyasi dönüşümler ve kültürel evrim, Muzaffer İlmiye Çığ'ın yaşamıyla iç içe geçer. Bu uzun soluklu söyleşi, geçmişin ve bugünün kucaklaştığı bir zeminde, zamanın izlerini sürerken aynı zamanda geleceğe de umutla bakmanın yollarını gösterir. Muzaffer İlmiye Çığ, sadece bilimsel katkılarıyla değil, yaşamının her aşamasında sergilediği azim, bilgiye duyduğu sonsuz açlık ve insanlığa duyduğu sevgiyle de hatırlanır. Asırlık bir yaşamın içinde biriktirdiği engin bilgi ve deneyim, genç kuşaklara ilham kaynağı olmaya devam eder. Onun hikayesi, sadece bir kadının değil, aynı zamanda insanlığın ortak hikayesidir. Tarihle iç içe geçmiş bu hayat, bize geçmişin izlerini taşıyan her bireyin, her anının değerini hatırlatırken aynı zamanda geleceğe olan sorumluluğumuzu da hatırlatır.

Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı?Muazzez İlmiye Çığ · Tuhaf Yayınları · 2023899 okunma

·

76 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nesli