Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

9/10 puan verdi
Ah! Raif efendi Ahh!
ㅤ Öncelikle itiraf etmeliyim ki, bu kitabın üzerimde bıraktığı etki çok büyük oldu... Şimdi incelemeye geçelim: Kitapta dokunaklı bir aşk hikâyesi anlatılmaktadır. Kürk Mantolu Madonna, daha çok bir aşk hikâyesi olarak görünse de, aslında daha ziyade bir insanın yalnızlaşma sürecine ve giderek topluma yabancılaşmasına şahit oluyoruz. Romanın baş karakterleri, Yahudi asıllı Alman bir kadın olan Maria Puder ve Havranlı Raif Efendi’dir. Raif Efendi içine kapanık, melankolik, sessiz ve dış dünyaya pek uyum sağlayamamış bir karakterdir. Yaptığım bazı araştırmalara göre; Kitap ilk olarak Hakikat gazetesinde 18 Aralık 1940 – 8 Şubat 1941 arasında Büyük Hikâye başlığı altında 48 bölüm olarak yayımlanmış.. Kitap olarak ise ilk kez 1943’te, o zamanlar küçücük bir dükkan olan, Remzi Kitabevi tarafından yayımlanmış. Sabahattin Ali’nin bu romanı için Lüzumsuz Adam başlığını düşündüğünü, ancak sonrasında içindeki “z” ve “s” seslerinin kakofonisinden hoşlanmayarak bu addan vazgeçtiğini söylemiş. Pertev Naili Boratav ise Sabahattin Ali’nin bu romanı ilk önce bir öykü olarak yazdığını, başlığını da Yirmi Sekiz şeklinde koyduğunu ve öykünün ilk sayfasını kendisine gösterdiğini dile getirmiş. Kitap için ilk eleştiri Nâzım Hikmet’ten gelmiştir. Nâzım Hikmet, Mayıs 1943’te Bursa Hapishanesi’nden gönderdiği mektupta kitap ve yazarı Sabahattin Ali hakkında şunları yazmış: "Kürk Mantolu Madonna, ben bu kitabı hem sevdim, hem kızdım. Evvela niçin kızdığımı söyleyeyim. Kitabın birinci kısmı bir harikadır. Bu kısmın kendi yolunda inkişafı, yani bir küçük burjuva ailesinin içyüzünü tahlili öyle bir haşmetle genişlemek istidadında ki, insan buradan ikinci kısma geçerken, elinde olmayarak, yazık olmuş, bu çok orijinal, çok mükemmel başlangıç ve imkân boşuna harcanmış, keşke bu başlangıç harcanmasaydı, diyor. Ben başlangıcı okurken, yani Berlin’e kadar olan pasajı, senin benim anladığım manadaki realizmine hayran oldum. Beni dinlersen o başlangıcı almak ve kahramanın ölümünü kısaca tekrarlamak suretiyle o ailenin efradı ve eşhasının hayatları etrafında bir ikinci cilt, ayrı bir roman yapabilirsin, böylelikle de dinlemeye başladığımız harika musiki birdenbire kesilmiş olmaz. Gelelim ikinci kısmına, o kısım, başlı başına bir büyük hikâye olarak güzeldir ve böyle bir tecrübe gerek senin için gerekse Türk edebiyatı için lazımdı. Sen bu tecrübeyi başarıyla yaptın." Kürk Mantolu Madonna romanında Maria Puder ve Raif Efendi’nin aşkını anlatan Sabahattin Ali, askerdeyken, kolu çatlak halde yazmış. Ali’nin kitabı yazarken yaşadığı acıyı giderebilmek için kolunu sık sık sıcak suya soktuğu biliniyor. Deyim yerindeyse Kürk Mantolu Madonna, Ali’nin dizinin üstünde yazdığı bir kitap. Kitapta anlatılan aşk hikayesi, insanın yalnızlaşma süreci ve topluma yabancılaşması gibi konular okuyucuları derinden etkilemektedir. Kürk Mantolu Madonna, Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Okuyucuların bu kitabı okuduktan sonra benim gibi uzun süre etkisinde kalmaları, kitabın gücünü göstermektedir. Bu nedenle, Kürk Mantolu Madonna’yı okumak, edebiyat severler için kaçırılmaması gereken bir deneyimdir. "Ah! Raif efendi Ahh!" Diyorum incelemeyi burada sonlandırıyorum. Umarım beğenmişsinizdir...
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Toptan Kitap · 2019314,1bin okunma
··
5,5bin görüntüleme
eda bey okurunun profil resmi
Keske soyle olsaydı, keske raıf soyle yapsaydı dıye dıye bıtırdık 👍🏿
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Maria Puder okurunun profil resmi
Başarılı inceleme 😊
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.