Gönderi

'' terliklerle fırladım arkandan bir bilsen''* bir insanın ardından terliklerle fırlamak. bu kadar çaresiz düşmek peşine. ansızın. idrak yok, yalnız içgüdü. öyle ki vahşi bir hayvan olsa fırlayan, pençelerini çıkarıncaya kadar sokağa atmış olur kendini. soğuk, buz gibi. ansızın çıkıverirsin ardından, kapı arkandan gürültüyle örtülür. ağlamayla rahatlama, üzüntü ile korku arasında kalmış. bir nefes çıkıyor genç adamın aralık dudakları arasından. dağılıyor nefesi havada. boyut kazanıyor nefes. endişe küçük bir bulut olarak sirayet ediyor havaya, küçük çiğ taneleri ile maddeleşiyor büsbütün. buhar taneleri, genç adamın burnu kızarıncaya kadar asılı kalıyor havada. bir isim çıkıyor aynı dudakların kıpırtıları arasından. aslında yüzü olsa, gücü yetse bağıracak. ses tellerini aynı ismi ünlemek için. fakat bir fısıltı. ancak ve ancak küçük bir fısıltı adamın söyleyebildiği. adın sahibi arkasını dönmüş. kaşkolu boynunda, bu demek ki geri dönmeyecek. o eşikten adımlarını gitmek üzre atmış. hedefi: uzaklaşmak. sakın ola bu eylemi acele yapılan bir şey sanmayın kaygısız bir gidiş ve geri dönmeyiş bununki. sessiz bir gidiş. söylenebilecek en ağır şeyleri söylüyor: susuyor. arkasından kovalayan da yok nasılsa. bunu yapmaya gücü yetecek biri yok. gözleri doluyor genç adamın. bir daha fısıldıyor ismi, bu sefer kendini duyuyor. terlikleri ise çoktan kara batmış. gece, anın ıslaklığını saklıyor. bırakmıyor kimseler bilsin nice olmuş adam göz pınarlarını karlara akıtalı. sessizce gidiyor birisi, diğeri dumura uğramış gibi, gitgide ıslanan ayakları ile boyuna bekliyor bile bile kimsenin gelmeyeceğini. * furkan çalışkan-kırkbinsinek
·
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.