ANATKH (KADER): Victor Hugo, bir gün Notre Dame ziyareti esnasında duvarın ücra köşesine kazınmış Grekçe bir kelime fark eder. Bu kelimeden çok etkilenen Hugo, sadece bu kelime için bile bu yer üzerine kitap yazılmaya değer, diye düşünür. Bu kitap duvardaki o kelime adına kaleme alınmıştır. Kader… Kitap ilk bölümlerinde okuyucuyu aşırı derecede Paris ve Notre Dame betimlemesine boğsa da sonraki bölümlerde olayların akıcılığı, karakterlerin işlenişi okuru içine çekiyor. Eser oldukça hüzünlü bir aşk hikayesini konu alıyor. Klasik bir aşk hikayesi değil, çünkü üç ana karakterin üçü de aşklarına karşılık bulamıyor. Tutku ve hırs, özen ve şefkat diğer yanda ise körlük ve aptallık.. Esmeralda, çingeneler tarafından bebekken kaçırılır, onlar gibi büyütülür, hayatı sürekli oradan oraya geçer. Tek dostu ve ailesi Djali adındaki keçisidir. Merhametli, yardımsever bir o kadar da saf ve güzel bir kızdır. Annesi o kaçırıldıktan sonra münzevi bir hayat yaşar bir hücrede kızından kalan tek şey olan patikle ağlayarak yıllarını geçirir. Esmeralda, henüz 16 yaşındayken keçisiyle Notre Dame’a açılan meydanda dans ederek izleyicilerden para toplar. Kilisenin papazı olan Frollo ise Esmeralda’dan dans edişini gördüğü ilk anda çok etkilenir, ona karşı hissettiği duygular bir papaz için kabul edilebilir şeyler değildir. Buna rağmen bu çingene kızını tarifsiz bir tutkuyla sever, onun için üzerine yetiştiği ve benimsediği her şeyi silmeye hazırdır. Kitabın bir diğer önemli başkarakteri Quasimodo’dur. Henüz bebekken görüntüsünden dolayı kiliseye bırakılmıştır. Kilisede bulunan insanlar onun bir şeytan veya lanet olduğunu düşünüp onu öldürmek isterler fakat Frollo bu bebeğe acır ve onu evlat edinerek himayesine alır. Quasimodo çirkinliğinden dolayı sürekli hor görülerek, hakarete uğrayarak ve sevilmeyerek büyür. Kör, topal ve kamburdur. Frollo sayesinde Notre Dame kilisesinin zangocu olur. Ancak çan sesleri onu sağır eder böylelikle artık dış dünyaya kendisini tamamen kapatır. Quasimodo canavarca görünüşünün altında tertemiz bir kalp taşır, fakat dünya üzerinde ona Frollo’dan başka değer veren başka bir canlı yoktur. Kendisi ise onun için bir ev olan, onu barındıran tek yer olan Notre Dame ile bütünleşir, adeta bu kilisenin bir parçası olur, bu kilise ve çanlar onun her şeyidir. Ta ki Esmeralda’yı görene kadar… Quasimodo, halk tarafından taşlanıp, işkence gördüğü sırada, Esmeralda ona bir matara su verir, bu olaydan sonra Notre Dame’ın kamburu artık Esmeralda için yaşar. Frollo’nun aşkı her ne kadar tutkudan ibaretse Quasimodo’nun aşkı gerçek bir bağlılık ve sevgidir. Esmeralda ise Phoebus adında nişanlı bir komutana yakışıklılığından dolayı aşıktır. Phoebus dışı ne kadar güzelse içi bir o kadar kötü ve iğrenç olan bir karakterdir. Tek derdi Esmeralda’yla eğlenmektir bunun için ona türlü aşk cümleleri kurar. Frollo ise bu olanlara dayanamaz ve Phoebus’u bıçaklar. Bu suç Esmeralda’nın üzerine kalır. Bu hem Esmeralda’yı hem Frollo’yu hem de Quasimodo’yu hazin bir sona sürükler. Üç aşk karşılaştırıldığında en aşka uzak olan Esmerlada’nın hisleriydi, sadece yakışıklı olduğu için aşık olduğu ruhsuz biri için hayatını mahvetti. Diğer yandan görüntüsünden tiksindiği Quasimodo onun için her türlü fedakarlığı yaptı. Frollo’nun aşkı ise kendisinin felaketi oldu. “Kader” bu üç karakter arasında zincirlerini bağladı. Birisi düştükçe diğerleri de düştü, tek birinin hırsı ve tutkuları diğer herkesi peşinden sürükledi. -

Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202232,6bin okunma

·

108 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.