Gönderi

816 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Ediz Çağıran sonunda kabuğundan çıktı…
Serinin ilk kitabını 13 yaşımda okumaya başlamıştım bir çok okur gibi 10 yıl beklediğimize değmediğini düşünüyorum. Bu kitabı bölüm bölüm bekleyip arkadaşlarıyla ve diğer okurlarla sürekli acaba ne olucak nasıl bitecek konuşması yapan birisi olarak sonunu tatmin edici bulmadım. Yine de herşeye rağmen bendeki yeri çok çok özel olan bir seri olarak kalmaya devam edecek. ——-spoi içerebilir——— Ediz Çağıran… Sen sadece doğayı değil doğa ile beraber tüm eski okurları büyüttün.Baştan beri travmaları ve psikolojik sorunları olmasına rağmen sonucunun böyle bir adam olacağını içten içe biliyordum. kesinlikle bu kitapta yazarın deyimiyle gerçek edizi gördük buda ilk iki kitaptaki edizi unutmamı sağladı en azından benim ve doğanın :) Doğa demişken… doğa… üzümlü kekim doğa, kitapta sürekli aynı kelimeleri kullandığından dolayı asla sıkılıp bu ne diyemedim çünkü doğa dev bir bunalımın içinde bir karakter,hayatı bir anda değişti ve yaşadıklarını aşamıyor. Yazar bence doğayı daha iyi anlayabilmemiz ,onun nasıl çıkmaz bir sokakta olduğunu göstermek adına tekrara düştü. Doğanın kendisini öldürmek için kaçıran birine aşık olmasını yargılayamıyorum çünkü doğa en başından beri tutunacak bir dal arıyordu eksikti, tamamlanmak istiyordu bu duyguyu edizin gözlerinde gördüğü için ona Aşık olduğunu düşünüyorum. Hastalık olduğuna baştan beri inanmıyorum çünkü doğa en başından beri edizin aslını(bizim bu kitapta tanıdığımız edizi) gördü. Kitapta uygar ve gecenin adına çok üzüldüm. Uygar bu sonu asla hak etmedi bence ve gecede böyle bir hayatı hak etmedi iki karakterinde hiç uğruna harcandığını düşünüyorum. Doğanın annesinin çok fazla geri planda kaldığını düşünüyorum(kitapta doğru düzgün olay olmamasına rağmen.) Umay’a gelirsek sen nasıl arkadaşmışsın dedirtti bu kitapta hadi o gece kaçtın bari arkadaşın ediz öldü diye delirirken yanında olsaydın vicdansız. Edizin dedesiiii Kemal Çağıran herşeye gücün yetiyordu madem edizi kurtarıyordun niye en başından yapmadın bunu diye sorarlar adama. Sevgiyi güçsüzlük olarak gören bir dede, annenin katilisin diyen baba… Ah be Ediz sen neler çekmişsin de anlamadılar seni. Gel gelelim doğanın babası(!) Osman Güngör’e (gün görmeyesice Osman) senin için yorum yapmaya bile değmezsin gözünü kara toprak doyurmuştur inşallah ne diyelim. Abimiz Atalay Güngör, sen nasıl bir zayıf karaktermişsin… madem gerçekleri söyleyecektin illa kendi kendini yemen mi lazımdı bunun için? Kardeşini kurtarmak için niye söylemedin? Diye karşısına geçip sormak istediğim karakter oldu benim için. Hatay’daki arkadaşlar kısmı da çok havada kalmış geçiştirilmiş gibi olmuş ama onunda doğanın depresyonuna denk geldiğini düşünürsek yazar doğanın umrunda değil onun için geldi geçti hissini vermek için o şekilde yazmış diye düşünüyorum. Gel gelelim Levent Çağıran, gerçekten yazar kevent çağıranın ölüm sebebi konusunda yetersiz kalmış adam resmen ot yoluna gitmiş o kadar şey osmancıkla yaşadığı husumetler için mi oldu cidden dedirtti. Nazlı çağıran, seni pek bilmiyoruz ama doğayı deli gibi yapıp sürekli aklında dolaştığın için bu kitapta seni de çok iyi anladık. Gökhan’a gelirsek cidden hiç mi sevmediler seni diyip başını okşamak isterdim katil olmuş pis işler yapmış ama sorun ne için babası sevsin diye, aslında kitabı detaylı okuduğumuz zaman bence bize bir çok yönden mesaj veriyor. Ve en önemlisi her seçimin bir bedeli olduğu ve sevgisizliğin insana herşeyi yaptırabileceği aynı zamanda sevginin de… Tüm karakterlerinde birer parça kendimden birşeyler bulabildiğim, ediz öldü düşüncesi ile ağlaya ağlaya kitaba ara verip dayanamadığım bir kitaptı. sonu bi yandan içten içe mutlu ederken(kesinlikle devamının geleceğini düşünüyorum serinin) diğer yandan ediz için o kadar ağladık boşa mı yani derkende doğayı çok iyi anladım ve edizi hemen affetmesini de… Genel olarak kitap bir aşk kitabından ziyade psikolojik bir kitaptı bence ve ben yine çok beğenerek okudum.(evet doğanın içindeki Polyana bana da sirayet etti :) ) yazarı da başarılı buluyorum çünkü kitabı yaşarmış okudum ve doğanın depresif halleri, olan olaylar, uygarın ölümü, edizin yalandan ölümü, doğanın düşük yapması,gece gibi birinin çaresiz haykırışları ve daha birçok şey osmancığın ölümü bile beni parça parça etti ağlaya ağlaya okuduğum bir kitap oldu.
Yabancı - Elyel
Yabancı - ElyelÖznur Yıldırım · Pegasus Yayınları · 2023422 okunma
·
471 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.