Atom bombasının babası olarak kabul edilen “karizmatik” bir fizikçinin en az yaşamı kadar komplike
biyografisiyle selamlıyorum sizi.
Martin J. Sherwin’in “Oppi” ile 1979 yazında başlayan ve sonradan #kaibird ile devam eden hem fiilen hem mecazen uzun yolculuğunu, benim için de uzun bir okuma yolculuğu oldu.
Amerika ‘nın önde gelen teorik fizik okulunun 1930’lardaki kurucusu
eski siyasi aktivist
”atom bombasının babası” olarak tanınan devlet danışmanı
İleri Araştırmalar Enstitüsü ( İkinci Dünya Savaşı sırasında Manhattan Projesi'nin) direktörü
McCarthy döneminin kurbanı
ve halka mal olmuş bir entellektüelin hayatını kaleme almak için yapılan yüzlerce röportaj, on binlerce mektup, araştırılan arşivler, görüşülen bilim insanları, FBI kayıtları, Oppenheimer’ın dostları, ailesi ve meslektaşlarıyla yapılan söyleşiler ile oluşturulmuş öyle kapsamlı bir hayat hikayesi okudum ki üzerine ne yazsam az kalır.
Tanrılardan ateşi çalan ve asla pişman olmayan Prometheus gibi bilim uğruna güneşin ateşini insanlara veren Oppenheimer.
Günümüzde hâlâ önemli bir konu (önemli bir sorun desem daha doğru olur) olan, atomik maddelerin uluslararası örgütler tarafından kontrol edilmesine dair bir teklif kaleme alan Oppenheimer hidrojen bombasına karşı çıktığı gibi Hava Kuvvetleri’nin nükleer savaş planlarını da hep eleştirmiştir.
Atom karşıtı bu tür çıkışları yüzünden, 1950’li yılların en çalkantılı döneminde Atom Enerjisi Komisyonu Başkanı Lewis Strauss, süper bombanın en büyük savunucusu Edward Teller ve FBI Direktörü J. Edgar Hoover’ın hep hedefinde oldu. #doğrusöyleyenidokuzköydenkovarlar
ABD ‘nin nükleer sırları konusunda kendisine güvenilemeyeceğini ifade edişinden sonra kahramanlıktan vatan hainliğine dönüşen bu başarılı bilim insanının acı dolu hayatı beni çok etkiledi.
#christophernolan tarafından sinemaya uyarlanan Pulitzer ödüllü bu eseri beyaz perdede izlemeden önce okuduğum için mutluyum.
Bilim tarihinin en önemli projelerinden birine liderlik eden, şair edasında fizik anlatan bilim insanının nefes kesen biyografisini #uğurgülsün çevirisiyle