Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

440 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
"Senin için bin tane olsa yakalarım."
Düşüncelerimi toplamakta zorluk çekiyorum. Bitirdikten sonra bir süre afallamış hâlde dolaştım. Aslında okurken de benzer süreçlerden geçtim. Çocukların ufacıkken yaşamaya mecbur bırakıldıkları şeyler ve dünyada gerçekten bunları yaşayan çocukların bulunması hayata devam etme arzusunu güçsüzleştiriyor. Tabii biz en fazla kitabı elimizden bırakıp 1-2 dakika düşünüyoruz bunları, hayat bizi hiçbir şey yokmuşçasına devam etmeye itiyor. Böylesine kötülüklerin yaşandığı bir dünyada kendi dert ettiklerimize acıyoruz, yine 1-2 dakika. Sonrasında okuduklarımız, duyduklarımız zihnimizde "genel kültür" başlığı altında yaşıyor sadece. Bir zamanların o çok satılan, hemen hemen herkesin evinde bulunan o kitabını bitirdim sonunda. Küçükken annemin bu kitabı okuduğunu hatırlıyorum. Sanki anlayabilecekmişim gibi ben de okumak isterdim. Tabii izin vermezdi. Şimdi biraz daha büyüdük haliyle. Annemin kitaplığını kurcalarken bir kez daha karşılaştım Uçurtma Avcısı'yla ve artık okuyabilirim dedim. Kitabın ilk bölümleri çok sürükleyici ve duygu yoğunlukluydu. Şimdilerde çoğumuzun küçümsediği o kültürün içine girmek, Emir ve Hasan'ın çocukluklarına şahit olmak sanırım gerçekten de abartıldığı kadar varmış diye düşünmeme sebep oldu fakat kitap Amerika'da devam etmeye başlayınca okurken aynı hazzı alamamaya başladım. Kitabın bu kısımlarını kötü olarak nitelendiremem kesinlikle, olay örgüsü içerisinde önemli bir konuma sahipti ancak gerek yaşanan olaylar, gerek tarif edilen duygular, gerekse de sürükleyicilik açısından ilk kısımlarla aynı nitelikte olduğunu düşünmüyorum. Bir süre orta seviyede bir kitap olduğu izlenimiyle okudum. Ama sonu için değerdi. Bu kitap hakkında sorgulamamız gereken çok fazla şey var. Toplumsal sınıflaşma nasıl olur da bir çocuğun aklına bu kadar sarsılmaz bir biçimde yerleşir? Nasıl olur da bir çocuğu kendisine akla ermeyecek boyutta kötülükler yapan birine hürmet etmeye zorlayabilir, kendi rızasıyla? Sonuçta o "efendi" kendisi ise bir hizmetçidir, kendi efendisi olmasa bile. Nasıl olur da bir çocuk tecavüze uğrar, başka bir çocuk tarafından? Alt kademedeki çocuğun zihnine kendisinin bir "hizmetçi" olduğunu çok sağlam bir biçimde kazıyan bu sınıflar yine aklına kendisinin "efendi" olduğunu kazıyan bir çocuğu nasıl bu derece iğrenç davranışlara itebilir? Ve ayrıca bir çocuğun hissettiği sevgi açlığı, nasıl olur da tüm davranışlarını babasından ilgi görebilme üzerine kurar? Görüyoruz ki vicdanın herkeste işleyiş biçimi bir değil. "Baba" insanlara yaptığı iyiliklerle içindeki boşluğu onarmaya çalışırken, Emir hayatın kendisine vurduğu darbelerle ödeşmeyi bekler. Hasan gibiler, hayatın sillesine vurduğu insanlar, isyan etmeden sadık kalmaya devam eder. Ve sanki hayat hiçbir zaman Assef gibilere hak ettiği yanıtı vermez. Acılar toplumun alt kesimi üzerinden işlemeye devam eder ve onları şükretmeye mecbur bırakır, üst tabakalar onların sefilliğinden aldığı güçle başına buyruk bir şekilde yaşamaya devam ederken...
Uçurtma Avcısı (Cep Boy)
Uçurtma Avcısı (Cep Boy)Khaled Hosseini · Everest Yayınları · 2017164,5bin okunma
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.