Kitap kapağındaki "zaman ve aşkın sozsuz savaşı" yazısını gördüğümde beni nasıl bir hikâyenin beklediğini çokça merak ettim. Yazarın giriş bölümünde yazdıkları ise merakımı ikiye katladı ve beni hayli düşündürdü. Şimdiki aklım ile geçmişe yolculuk oldukça da cazip göründü gözüme açıkçası, olsaydı güzel olurdu deyip başladım okumaya, öyle kaptırmışımki kendimi kitaba, sabahın olduğunu sabah ezanının sesiyle anladım. Ve kitabın kapağını kapattığımda başlangıçta oldukça cazip görünen zaman yolculuğu artık hiç cazip gelmiyordu ve böyle bir fırsat ile karşılaşsam ardıma bile bakmadan hızla uzaklaşırım dedirtti.
"Geriye dönüp bakınca, eğer bu bir film olsaydı başlangıç sahnesi olarak kesinlikle bunu seçerdim diye düşünüyorum: Kadın madalyonu alıp, iki kişinin hayatlarının en mutlu ve en kötü günlerini geçirdikleri, hatta bir tanesinin canına kıydığı evi aramak üzere yola koyulur....."
Sizleri Hazan ile tanıştırmama izin verin. Hazan otuzlu yaşlarında genç bir kadın, yirmili yaşlarında ilk aşkı Mert'i korkunç bir kazada kaybetmiş aradan geçen onca seneye, yaptığı evliliğe rağmen onun ölümünü bir türlü kabullenememiş.
O sabah akıl hastahanesinde vefat eden teyzesinin özel eşyaları arasında bulduğu madalyonun hem kendi hayatını hem de pek çok insanın hayatını bu kadar etkileyeceğini nerden bilebilirdi ki...
Madalyonun sırrını keşfeden bu genç kadın yaptığı zamanda yolculuklarda kaderin ve zamanın yenilmezliğini ve bazı şeylerin değiştirilemeyeceğini çok zor yollardan öğrenecektir.
Küçücük bir ana yapılan müdahale de, yaşadıkları sonucu Hazan en doğru kararı verecek ya peki sonrası....
Ehh benden bu kadar, devamı ve çok daha fazlası kitapta :-)
Bu aralar okuduğum en sürükleyici, ilgi çekici kitaplardan biriydi. Kesinlikle okumalısınız.
Ben şimdiden sevgili 
Fezile Olkanlı 'nın diğer kitaplarını da okumaya karar verdim. Böylesine güçlü, etkileyici bir kalem ile tanışmak harikaydı.
Her Ay Okuyanlar Kulübü
··
43 görüntüleme
Dil ve üslup hakkında görüşünüzü alabilir miyim? Konusu ilgimi çekti. Merak ettim, okumak konusunda kararsız kaldım, şans eseri incelemenizi gördüm, tam puan verdiğinizi görünce okudum. Yazarı ilk kez duydum, dil ve üslubu hakkında da birkaç cümle alabilirsem çok mutlu olurum.
Okuru zorlamayacak, anlaşılır, dil bilgisi kurallarına uygun yazım tarzıyla, tasvir ve analizlerde kararında kullanımıyla ben yazarın kalemini sevdim. İlk defa okudum, güzeldi. Tavsiye ederim.
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.