Dudağım Politik / Okan Yılmaz
Bir eserde yazarın ya da şairin söylediklerinden çok söylemediklerini okumayı daha çok severim. Şöyle birkaç satırda ya da dizede, eser sahibinin asıl meramını sezebilirsem o zaman çok lezzetli bir okuma deneyimi yaşarım.
Okan Yılmaz şiirleriyle tam da böylesi bir okuma şöleni yaşadım. Önce kitabın adı göz kırptı bana: “dudağım politik”. Cesur dizelerle buluşacağımı ilk o başlıkla gözgöze geldiğim anda anladım ve devamı da coşkun bir sel gibi geldi.
Toplumsal konulara ağırlık veren şiirleri daha çok sevmeyle birlikte aşk dolu dizelerde büyülendim.
Canım
Meltem Bige nin #çarşambaşiirgünü etkinliği için sizlere de tadımlık dizeler bırakırken, üçüncü kitabıyla günümüzü şiirleyen @imzaokOkan Yılmaz Bey’e teşekkürlerimi sunarım.
#alıntılarım
“…
yanında doğum sancın saklandığın
beden sızın annenin dili fırtınası
önceki çağların yangını ve diğer
çağların müstakbel yangını
onlarla yürüdün”
“…
uyanıp soyunup fevri kazalarında ben
kan olup hançerinde birden damlasan
ali kadar heybetinde yıkılsam secdesine diye
hasretimin koynundan en şahane kahrı ona bunu vereceğim
ona çiçeğimi”
“…
inanki o içerimde hayvanlar var
hiç kükreyemediğin diş geçiremediğin
sorma onlara zerre olmanın sırrını ve uma çünkü öyledir
senin çölünün laneti senin kumundan gelir”
“ mesafeni kısalt artık ama rengesmer
seni seviyorum dudağım politik bunu anla
üç masa yanımızda patlasın bombalar
sönsün büyüye alamet ormanlarında en kuytu
dünya üflesin fincan çevirsin kart açsın cümle küffar
Zülfikâr diye boynuna indirsin beni dümdüz ahlak”
@imzaokan @everestyayinlari