Ekseriya Türklerin İslâmiyeti kabulünden evvelki devre “kable’l-islam” veya “İslâmdan evvelki” devir denilmektedir.
Fakat bu tabirler doğru değildir.
Çünkü “İslâmdan evvel” hiçbir karakteri ifade etmez.
Evvela Türkler İslâmdan evvel muhtelif şeyler olabilirler.
Sonra, İslâmiyetin kabulü Türk tefekkürü için ne bir “hidayet” ne de bir “inhitat” noktasıdır.
Fakat buna mukabil İslâmiyeti kabul etmezden evvel Türk tefekkürü, tıpkı Hıristiyanlıktan evvelki
Roma ve Yunan tefekkürleri gibi Païen (4 ) idi.
Türklerin dinî anlayışları, kozmogonileri ve mitolojilerinde, dünya görüşlerinde payenlere mahsus olan genişlik ve itikat hudutsuzluğu vardı.
Türklerin aynı zamanda muhtelif din ve medeniyetlere birden
girişleri, itikatlarını kolaylıkla değiştirmeleri, aralarına yeni
mabutlar ve yeni fikirlerin büyük bir tesamüh ile dahil olması bu
suretle izah edilebilir.
Bu devirde Türk tefekkürü de, tıpkı Roma
veya Yunan’daki Payen tefekkür gibi geniş ve her an değişmeye
müsait bir panthéon’a (5) mâlik bulunuyordu.
Bundan dolayı Türk fikrî hayatının ilk devirlerine “Payen
tefekkür” diyebiliriz.
Bu devrin Summer’lerden İslâmiyeti kabule kadar yani 4000 senelik uzun bir ömrü vardır.
(4 )Payen yahut paganiste tefekkür deyince site dinlerinin birleşmesinden
hasıl olan ve birçok mabutlara ibadet edilen hudutsuz bir itikat şekli
anlaşılır.
(5) Payen dinlerde bütün mabutların bir araya toplanmasından hasıl
olan camiaya derler.
Sayfa 15 - Türk Tefekkürü Tarihi, Hilmi Ziya Ülken SAYFA 15Kitabı okudu