Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Dede Korkut Hikayeleri
Dede Korkut Hikâyeleri'nin eski bir Oğuz destanının on iki veyahut ön üç bölümünden ibaret olduğu düşünülüyor, ama benim okuduğum kitapta on üç hikâyeye yer vermişti yayın evi. Hikâyeler kim tarafından yazıya aktarıldığı belirsiz olduğu için Anonim deniliyor. Dede Korkut ya da Korkut Ata'nın kim olduğuna dair elimizde neredeyse hiç bilgi yoktur. Hikâyelerin girişindeki bilgiye göre Oğuzların Bayat boyundan bilge bir kişi olup Hz. Muhammed döneminde yaşamıştır. Başka kaynaklarda Osmanoğulları devletini kuran Kayı boyundan olduğu söylenir. Bir başka yerde de İç Oğuz ve Dış Oğuz beylerinin şeyhi olarak geçer. Bütün bu belirsizliklere rağmen bu hikâyeler, geçmişte yaşayan ve ismi artık kaybolup gitmiş Türk Homeros ve Homeros'larının varlığını belgelemektedir. Güzel vakit geçirilecek bir kitap. Epik hikayeler barındırsa da döneminin tarihi yapısı hakkında bilgi veriyor. Fuat Köprülü'nün bir sözü vardır: "Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut'u öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar." Diye. Kitapta, Oğuzların destansı hayatını anlatan ve yeni bulunan hikâye ve soylama­larla birlikte toplam 13 hikâyeden meydana gelen Dede Korkut Hikâyeleri Türk edebiyatının gelmiş geçmiş en önemli eserlerinden birisidir. Eserde Türk boylarının töreleri, inançları ve kahramanlıkları olağanüstü bir üslûpla anlatılmakta; Türklerin devlet yönetimi anlayışları ve toplumsal hayatlarına dair önemli bilgiler yer almaktadır. Dede Korkut Hikâyeleri, Orta Asya’da yaşayan Oğuzlar ile onların Anadolu’ya gelmiş boylarının toplum hayatını aydınlatan sayısız unsurla bezenmiştir. Türklerin gelenek ve törelerini çok iyi bilen halkın atası, bilgin, halk oza­nı Dede Korkut’un ağzından aktarılan hikâyeleri çok etkileyici. SPOİLER!!!! Sizin için 13 Hikâye'nin özetini buraya yazarak incelememe son vermek istiyorum: 1- DİRSE HAN OĞLU BOĞAÇ HAN Toy edilirken Karatağ’a oturtulan ve çocuğu olmayan Dirse Han’ın bir oğlu olur ve Bayındır Han’ın boğasını öldürdüğü için Dede Korkut tarafından “Boğaç Han” olarak adlandırılır, bey olur. Dirse Han’ın 40 yiğidi, oğlanı babasına kötüler. Babası avda oğlunu oklar. Annesinin sütü ve kır çiçeği oğlanın yarasına derman olur. Oğlan, kırk yiğit tarafından kaçırılan babasını kurtarır. Dirse Han oğluna taht verir. 2- SALUR KAZANIN EVİNİN YAĞMALANMASI Salur Kazanoğlu Uruz Han’ın uyarısına rağmen, Oğuz beyleriyle ava çıktığı sırada, evine üç yüz yiğidi ve Uruz’u bırakmasına rağmen düşman gelir. Eşini, gelinini ve oğlunu esir alır. Gördüğü rüya üzerine avdan dönen Salur Kazan, düşman ellerine gider. On bin koyununu düşmana vermeyen çoban da (o istemese de) kendisiyle gelir. Oğuz beyleriyle birlikte düşmanı yener ve yurtlarına dönerler. 3- KAM BÜRE BEG OĞLU BAMSİ BEYREK Bayındır Han’ın Oğuzları topladığı sohbete tüm beylerin oğullarıyla gelmesi üzerine, Büre Bey üzülür. Oğuz beyleri, Büre Bey için bir oğul, Bican Bey’e de doğacak oğlana vermesi için bir kız dilerler. Doğan oğlan büyüdükten sonra kendisine hediye getiren bezirgânları kafirlerden kurtarır ve “Bamsi Beyrek” adını alır. Banı Çiçekle evleneceği gece kafirler düğünü basarak Bamsi’yi esir alır. Banı Çiçek’in abisi Deli Karçar’a Yalancı oğlu Yaltacık’ın kanlı bir gömlek getirip “Bamsi öldü.” demesiyle Banı Çiçek Yaltacık’a verilir. Düğün gecesi esir bulunduğu kaleden, tekürün kızının yardımıyla kaçan Bamsi, yaşadığını Bani Çiçek’e bildirir. Sonra düğün yapılır. 4- KAZAN BEYİN OĞLU URUZ BEYİN TUTSAK OLMASI HİKÂYESİ Kazan Bey, oğlunun henüz bir kan akıtıp, baş kesip isim sahibi olamayışına üzüldüğünü bildirir. Oğlu da babasından nasıl savaş edildiğini, kan döküldüğünü kendisine öğretmesini ister. Kazan Han bunun üzerine oğlunu ava çıkarır, bu sırada düşman gelir ve Kazan Han savaşmaya başlar. Oğluna sadece izlemesini söylemesine rağmen oğlan babasına fark ettirmeden savaşır. Babası, oğlunu bulamaz; evde de göremeyince düşmanla savaşılan yere gelir. Oğlunun kılıcını görünce onun esir düştüğünü anlar. Düşmanla tek başına savaşa giden Kazan Bey, yenilir. Bunun üzerine Hatun kırk kızla ve diğer Oğuz beyleriyle kafirleri yener. Oğuzlar yurtlarına dönerler. 5- KOCA DUHA OĞLU DELİ DUMRUL HİKÂYESİ Duha Koca oğlu Deli Dumrul, bir kuru çayın üstüne köprü diker, geçenden de geçmeyenden de akçe alır. Bunun sebebini de erliğinin, yiğitliğinin yayılması olarak açıklar. Köprü üstünde birinin ölmesi üzerine Deli Dumrul, bu yiğidin canını alan Azrail’in gelip kendisiyle savaşmasını ister. Bu başkaldırı üzerine Allah, Azrail’i Deli Dumrul’un canını alması için yollar. Deli Dumrul, Azrail’i bir türlü yakalayamaz ve Allah’ın birliğine iman eder. Bir can getirmesi şartıyla canı bağışlanacak olur. Annesi de babası da can vermeyi kabul etmez. Artık öleceğine inanan Deli Dumrul, karısıyla helalleşmeye gider. Karısının kendisine canını vermesini istemesi üzerine Allah’a “Ya ikimizin canını de canını al ya ikimizi de yaşat.” der. Allah ikisine de 140’ar yıl ömür verir. Annesi ve babasının da canını alır. 6- KANLI KOCA OĞLU KAN TURALI HİKÂYESİ Kanlı Koca adında bir Oğuz eri kahraman oğlu Kan Turalı’ya onu evlendirmek istediğini söyler. Ancak oğlan, aradığı kadar kahraman, gözü pek bir kız bulamaz. Babası arar ve Trabzon tekürünün kızının tam oğlunun istediği gibi bir kız olduğuna kanaat getirir. Bir aslanı, bir boğayı ve bir deveyi öldürmek şartıyla verilecek olan kızı, Kan Turalı bu şartları gerçekleştirerek alır. Evlendikleri gece kafirlerin saldırısına uğrar ve savaşırlar. Savaş devam ederken Selcen Hatun eşini arar, bulamaz. Bulduğu yerde de yardım eder. Selcen Hatun’un düşmanı yendiği için övüneceğini düşünen Kan Turalı, Selcen’i öldürmeye karar verir. Ok çekerler; ancak Selcen, okunun başındaki demiri çıkartmıştır. Selcen’i böylece deneyen Kan Turalı ve Selcen, yurtlarına dönerler. 7- KAZICIK KOCA OĞLU YİĞENEK HİKÂYESİ Bayındır Han’ın İç Oğuz beylerini sohbete çağırdığı bir gün, aralarından Kazılık Koca denilen bir bey Bayındır Han’dan akın ister. İzin alınır, Kazılık Koca yararlı ihtiyarlarla birlikte Karadeniz kenarındaki bir kaleye gider. Kalenin Tekürü Kazılık Koca’yı aklar ve esir alır. 16 yıl esir kalan Kazılık Koca’nın 16 yaşına gelmiş olan oğlu Bayındır Han’a giderek babasını kurtarmaya gideceğini söyler. Yanına 24 sancak beyini de alır. Yola çıkmadan gördüğü rüyada Dede Korkut’tan öğütler alan Yiğenek, Allah’a sığınıp dualar ederek tekürü yener. Babasını kurtarır. 8- BASAT’IN TEPEGÖZÜ ÖLDÜRMESİ HİKÂYESİ Basat, Uruz Bey’in Oğuzlar’ın göçü sırasında düşürülüp bir aslan tarafından büyütülen oğludur. Uruz’un çobanı Oğuzlar’ın yaylaya göç ettikleri sırada bir peri kızıyla çiftleşir. Peri kızı, bunun acısını Tepegöz’ü (çobandan olan çocuğu) Oğuzlar’ın içine salarak çıkarır. Tepegöz, çocukların kulaklarını, burunlarını yer; adamları yiyerek öldürür. Basat’ın kardeşi Kıyan Selçuk da Tepegöz yüzünden ölmüştür. Basat gider ve kardeşi uğruna Tepegöz ile savaşır. Önce gözünü yok eder; sonra da öldürür. 9- BEGİL OĞLU EMREN’İN HİKÂYESİ Bayındır Han, Gürcistan’dan haraç olarak bir kılıç, bir çomak, bir at geldiğini görünce kızar. Bunları yiğitlere, boylara veremeyeceğini söyler. Dede Korkut, bu üç haracın da bir yiğide verilmesi yönünde akıl verir. Begil Yiğit, bunları kabul eder. Haraçları alan Begil Yiğit, Gürcistan sınırına yerleşir. Oğuz’a geldiğinde Kazan Bey’in Begil Yiğide avda hünerli olduğunu; ancak bu hünerin ata bağlı olduğunu söylemesi üzerine darılır. Oğuzlara başkaldırışından onu ancak karısı döndürür ve ava çıkmasını söyler. Av sırasında sağ uyluğunu kıran Begil, bunu bir süre saklar. Açıklaması üzerine Tekür bunu duyar ve Oğuz üstüne yürür. Begil oğlu Emren direnir. Allah ona kırk er gücü verir, böylece kafirler yenilir. 10- UŞUN KOCA OĞLU SEĞREK HİKÂYESİ Uşun Koca adında birinin Eğrek ve Seğrek adında iki oğlu vardır. Eğrek, bir gün beyleri çiğneyip Kazan Bey’in karşısına gelir, oturur. Ters Uzamış adında bir bey ona baş kesmediğini, kan dökmediğini, aç doyurmadığını, burada ne aradığını sorar. Eğrek, baş kesmenin, kan dökmenin hüner olduğunu öğrenince Kazan Han’dan akın diler. Kazan Han, kabul eder; üç yüzer verip gönderir. Bu akın sırasında esir düşer. Kardeşi Seğrek, onu kurtarmaya gider. Kafirler, Eğrek kardeşini tanımadığı için bir tuzak kurmak isterler. Seğrek’in bir deli olduğunu, yoldan geçenlerin ekmeğine el uzattığını, bunun üstüne yürürse onu serbest bırakacaklarını söylerler. Eğrek gidince bu kişinin kardeşi olduğunu öğrenir. Kafirleri yenerler. Yurtlarına dönerler. 11- SALUR KAZANIN TUTSAK OLUP OĞLU URUZUN ÇIKARDIĞI HİKÂYESİ: Tarabuzan Tekürü Salur Kazana bir şahin gönderir. Salur Kazan şahincibaşına haber vererek ava çıkacağını söyler. Av sırasında şahin, Taman’ın Kalesine iner. Şahinin arkasından gittiği sırada Salur Kazanın uykusu gelir, 7 gün uyur. Taman, Salur Kazan’ın Oğuz beyi olduğunu öğrenince onu esir alır. Taman’ın eşinin isteği üzerine esir edildiği kuyudan çıkarılan Salur Kazan’dan kafirleri övmesi istenir, ama o övmez. Kardeşi ve oğlu olduğu için de öldürülemez. Oğlu Uruz, Salur Kazan’ı kurtarmaya gelir. Kazan ile oğlu savaştırılır ve Uruz babasını yaralar. Tam bu sırada Kazan Bey Uruz’a babası olduğunu açıklar. Uruz, babasının elini öper, yurtlarına dönerler. 12- İÇ OĞUZ DIŞ OĞUZ ASİ OLUP BEYREK’İN ÖLDÜĞÜ HİKÂYESİ: Kazan 3 yılda bir İç ve Dış Oğuz beylerini toplar, helalini alır, nesi var nesi yoksa yağmalatırdı. Yine Kazan’ın evini yağmalattığı bir zaman Dış Oğuz beyleri gelmez, İç Oğuz beyleri yağma eder. Bunun üzerine Dış Oğuz beyleri Kazan’a düşman olur. Kılbaş adında bir bey Dış Oğuz beylerinden Aruz’un evine gider ve Dış Oğuz beylerinin Kazan Han’a kin beslediğini öğrenir. Kıbaş gittikten sonra Dış Oğuz beyleri yemin eder, Beyrek’in bu yemine katılmasını yoksa öldürüleceğini söylerler. Beyrek, kabul etmez, ancak Dış Oğuz beyleri de Beyrek’e kıyamaz. Aruz Bey, Beyrek’in sağ uyluğunu keser. Beyrek öleceğini anlayınca Kazan Han’a kanını yerde bırakmamasını vasiyet eder. Kazan Bey bunun üzerine İç Oğuz beylerini toplayarak Aruz’un evini yağmalar, kendisini öldürür. Kazan, Dış Oğuz beylerini affeder… 13-SALUR KAZAN'IN EJDERHAYI ÖLDÜRMESİ: Kazan, Kayser Salur ayası ve diğer beylerle karlı dağlarda ava çıktıktan sonra, bir ulak on bin düşmanın geldiğini söyler. Kazan, daha sonra yirmi bin, otuz bin, kırk bin, elli bin, altmış bin, yetmiş bin, seksen bin ve doksan bin düşmanın geldiğini öğrenir, ancak hiçbir zaman korku hissetmez. En sonunda, yüz bin düşmanın geldiğini duyduğunda, abdest alır, namaz kılar ve Muhammed ve Ali’ye dua eder. Sağdan saldırdığı kişiler arasında Bayındır Padişah için elçilik yapan Biçen Padişahı alt eden Han Afşar yer alırken, soldan saldırdığı kişiler arasında Demir Kapı Derbendi’ni tepip alan Kıyan Oğlu Deli Dündar bulunmaktadır. Ayrıca metinde, bu kişilerin bazı özellikleri de anlatılmaktadır, örneğin Han Afşar’ın bir avcı başı olduğu ve Kıyan Oğlu Deli Dündar’ın Tabasaran Sultanı olduğu belirtilmektedir.Ulaş Oğlu Kazan adındaki bir asker, eski savaşlarından bahsederek zaferlerini anlatıyor. Bir gün ava çıkan Kazan, yalnız başına avlanmak isteyerek askerlerini geri gönderir. Ancak avda başarısız olur ve geri dönerken ordusunu sandığı ışıkların peşinden gider. Kazan’ın lalası Lala Kılbaş da onu takip eder. Kazan, yedi yer evreninde meşale gibi yanan bir ejderhayla karşılaşır. Ejderha, kokusu ve tütüşüyle Kazan’ın korkusunu arttırır. Lala Kılbaş’a danışarak ejderha ile mücadele etmek mi yoksa kaçmak mı daha iyi olur diye sorar. Lala, Kazan’ın er yiğit olduğunu düşünerek ejderhanın üstüne gitmesini önerir. Kazan, er olmanın hilesiz bir mücadeleyi gerektirdiğine karar verir ve ejderhayı okuyla uyandırır. Kazan, ejderha ile karşılaşır ve ejderhayı uyandırmak için ok atar. Uyanan ejderha Kazan’a saldırır ve Kazan, Allah’a yalvararak kurtuluş için dua eder. Allah’a yalvaranların mahrum kalmayacağına inanan Kazan için bir kaya oluşur ve Kazan, kalkanı ve mızrağı ile ejderha ile savaşır. Kalkanı, ejderhanın ağzına doğru yuvarlanmasına izin vermez ve Kazan, kayanın kuytu yerinde tutunarak ejderhaya karşı koymaya devam eder. Kazan, ejderhaya karşı savaştı ve onu öldürdü. Ejderhanın kanı Kazan’ın bir gözünü kan çanağına çevirdi ama Kazan gözünü kendine namert olarak itham ederek, kılıcı ve oklarıyla ejderhayı öldürdü. Ejderhanın yedi başını kesip, ağzına hançerini, kılıcını ve bıçağını saplayarak üzerine oturdu. Lala Kılbaş yanlışlıkla Kazan’ın ejderha tarafından yutulduğunu düşündü ama aslında Kazan ejderhayı yendi ve yedi başını öldürdü. Kazan, ejderhayı öldürdükten sonra, Lala en iyi ustaları bulup ejderhanın derisini yüzdürür. Kazan, ejderhanın derisinden giysi, silah ve aksesuarlar yaptırır. Padişah Bayındır’a gitmek için yola çıkar. Ancak insanların Kazan’ın ejderha olduğunu düşünmesi nedeniyle tepkiler alır. Padişah ise Kazan’ın iyi bir adam olduğuna inanır ve ona güvenir. Kara Budak da Kazan’ın karşısına çıkıp eğer ejderha olduysa kendisini yutmasını ister. Kara Budak, Kazan’ın karşısına çıkıp ona ejderha olduğunu söyledi ve onunla bir söyleşi yapması gerektiğini söyledi. Kazan atından indi, Kara Budak’ın beline kılıcını bağladı ve Bayındır Padişah’a ejderhayı öldürdüğünü söyleyen Kara Budak’ın yanına gitti. İç Oğuz ve Dış Oğuz, Kazan’ı karşıladı ve Bayındır Padişah’ın yanına getirdiler. Kazan, Bayındır Padişah’ın ayaklarına kapanarak ejderhadan yapılmış bir gölgelik dikti ve Padişah’ı yedi gün boyunca konuk etti. Dedem Korkut, Kazan’ın eşsiz bir yiğit olduğunu söyler. Keyifli ve anlamlı okumalar diliyorum.
Dede Korkut Hikâyeleri
Dede Korkut HikâyeleriDede Korkut · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202010,3bin okunma
·
512 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.