Gönderi

1552 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
MCK İnceleme
Merhaba herkese, Monte Cristo Kontu okumadan uzaklaştığım zamanda başladığım bir kitap oldu ve beni günde 300 400 sayfalara kadar okumamı sağladı. Bu kitabı edebiyat öğretmenimin tavsiyesi üzerine listeme eklemiştim. Hocama da sevgiler, saygılar. Onun gibi kültürlü, bilgili, renkli birini bulabileceğimi pek düşünmüyorum. Neyse incelememize dönelim. MCK zaten bir başyapıt ve okunması gerektiğini düşünüyorum. Biraz daha erken okusam iyi olabilirmiş. Bir tık geç kaldığım bir kitap oldu fakat insanı o dünyaya sokan, yaşatan, hissettiren bir kitap. Yazardan biraz bahsetmek istiyorum. Alexandre Dumas oğluyla karışmaması için "père" lakabıyla da bilinir. Bu kurgu işlerini çok iyi yapıyor ve işliyor. Kalemi zaten çok akıcı, zamanın geçtiğini anlamıyorsunuz. Kitabı yardımcılarına yazdırdığı gibi söylentiler var. Bu kadar uzun 1500 sayfalık bir kitap arada hikayeye temel atmak için gereksiz yerler olduğunu belirtmek istiyorum. Her kitapta böyledir fakat biraz benim gözüme çarptı. Hepiniz duyduğu "Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için!" sözünün de Üç Silahşörler kitabı vasıtasıyla sahibidir diyebiliriz. Yazar yoksulluktan, zorluklar içinde büyümüş kendini eğitmek için bulduğu her şeyi okumuş, büyüdükçe ve yazdıkça kalemi güçlenmiş. Pahalı zevkleri yüzünden bazen iflas etmiş fakat 150 yıldır okunan bir yazar olmuş. Birçok yapıma ilham olmuş. Örnek vermek gerekirse "Ezel" dizisi. Her sayfasında ezel replikleri arayarak okudum ben fakat bulamadım denebilir. Temel kurguları benzer. Ramiz Dayı herhalde Farya adındaki rahipti :d yani ben öyle düşünüyorum. Farya'nın pek çok sözü beni etkiledi. “ -Evlat, özgürlük mü istersin bilgi mi? +Özgürlük isterim. -Bilgisiz özgürlük tekrar mahkum yapar seni…” Ne kadar da haklı değil mi? Şuan ki her şeyin sorunu da bilgisizlik, cehalet değil mi? "Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir." demiş Atatürk ve ben de burda bunu vurgulamak istiyorum. Ve beni etkileyen başka bir söz " Zaaf, adın kadın olmalıydı." Burda kastedilen intikam diye yanıp tutuşan, 14 yıl onu hapsedenlerden intikam almak için can atan Edmond'un sevdiği kadın için (Ve o sevdiği kadın Edmond hapisteyken baş düşmanıyla evlendi.) mezarı bile göze alabilmesi. Ve o ona o kadar ihanet etmiş, babasını ölüme terk etmişken... Yani aşk bu dünyadaki en büyük zaaf. Kitapta stoacılıktan bahsedilmesi de beni etkileyen kısımlardan. Stoacılık nedir derseniz babası Kıbrıslı Zenon'dur. İslamiyetteki tevekkülün Yunan felsefesindeki hali diyebiliriz. "Acı, sen bir kötülük değilsin." Çok uzatmak istemiyorum. 1500 sayfa olmasına rağmen kısa sürede bitirilmesi gerektiğini düşünüyorum. 1 hafta yeterli sayılabilir. Çok karakter olması biraz yorabilir o yüzden not alarak ilerleyebilirsiniz. Herkese iyi akşamlar. “Uzun süre acı çekildiğinde mutluluğa inanmak zor olur.”
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Alexandre Dumas
Alexandre Dumas
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202026,3bin okunma
·
82 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.