Kitabın sonlarına doğru Erendiz Atasü'nün bu kitaba verdiği ismi nereden aldığını öğreniyoruz. Adalet Ağaoğlu'nun 1970'ler Türkiye'sinin egemen sınıfını anlattığı romanından, kitabın isminden yola çıkarak 21. yüzyılın hala değişmeyen egemen sınıfına; güçlünün çevresindekileri her şart altında korumaya aldığı, masumun sürekli suçlu bulunduğu, paranın her kapıyı açan bir alet olduğu, suçluların aklanıp serbestçe kol kozerken masumların mağdur olmalarına rağmen bir de suçlandığı bir Türkiye romanına geçiş yapıyoruz. Bu roman hepsinin altında bir kadına şiddet, taciz ve tecavüz vakası. Kadın olunca söz konusu ve tecavüze uğramışsa, muhakkak erkeğin mağdur olduğu bir ülke yaşantısındayız. Öyle giyinirse başına bunlar gelir elbet. Kuyruk sallamıştır muhakkak. Onun da canı istemiştir. Binmeseydi, gitmeseydi, katşı koysaydı, bağırsa çağırsaydı ve bin bir anlayışla eril zihniyetin hüküm sürdürüldüğü bir toplumda, dinin de buna hizmet edip uyduruk bir kültür yaratılması kadınlar için bir cehennemi oluşturuyor ülkede. Bir Başka Düğün Gecesi işte böyle bir tecavüz mağdurunun saldırganlarının aklandığı, kadının ruh halinin geri planda bırakıldığı bir feodal zihniyete sahip, orta sınıf ve alt sınıf bireylerinin bakış açısını yansıtıyor. Aike bireylerinin kendi intikamlarını, tecavüze uğrayan kadının artık defolu görüldüğü bir sınıf. Tüm bunların yanında sol kesime dayalı düşüncelere sahip bireylerin de desteğinin olmasıyla, hala iyi niyetini, ahlaklı yaşamayı koruyabilmiş kişilerin desteğiyle hayata tutunabilindiğini anlatıyor roman. Ayrıca sol kesimin politik düşüncelerinin, içlerindeki düşmana sevgi beslenmesini, düşmanın ilahlaştırılmasını eleştiriyor. Bir Başka Düğün Gecesi, Adalet Ağaoğlu'nun Bir Düğün Gecesi romanını okumayı zorunlu kılan harikulade bir roman.

Bir Başka Düğün GecesiErendiz Atasü · Can Yayınları · 2021160 okunma

·

228 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.