Kasaplarla İş Birliği Yapan Hortlak Tutuklandı
Uğraştığımız olaylar arasında siyasi nitelikten uzak olanlar çoğunluktaydı. Bunların büyük kısmı da hırsızlık, yankesicilik, dolandırıcılık gibi adi olaylardı; ama aralarında bugün dahi hatırladığım zaman güldüğüm, enteresan olaylar da vardı. Meselâ Topkapı dolaylarında geceleri ortaya çıkan bir hortlak ortalığı dehşete vermeğe başlamıştı. Topkapı'da surlardan çıkılınca yol, mezarlıkların yüksek duvarları arasından geçiyordu. İşte bu duvarların üzerinde gece bastırdıktan sonra mezarından beyaz kefeni ile fırlamış bir hortlak dolaşıyor ve herkes gece bu bölgeden geçmeye korkuyordu. İşin aslını henüz bilmiyorduk; ama saf vatandaşlar hortlağın büyük ölçüde etkisinde kalmışlardı.
Perşembe Geceleri
Polis arkadaşlarımı görevlendirip durumu öğrenmelerini istedim. Edindiğimiz bilgilere göre hortlak, çoğunlukla Perşembe geceleri çıkıyordu. Hortlağı gören, fakat hışmına uğramayan vatandaşlar ertesi günü Cuma nama- zindan sonra Merkezefendi Camii'nde kurban kesiyorlar, kurban eti de oracıkta dağıtılıyordu. İşin aslı, korku ve dini inançların istismarı ile yürütülen bir ticaret gibi görünüyordu. Memurlar arasından bileği kuvvetli ve iradesi yerinde bir arkadaşı seçtim; "Perşembe gecesi, mezarlığa giderek gizlenmesini ve horltak çıktığında yakalayarak Müdüriyet'e getirmesini" söyledim. Memur, mezarlıkta pusuya yattı ve hortlağın eline kelepçeleri geçirip Müdüriyet'e getirdi. Her gece mezarından fırlayıp halkı korkutan hortlak, Merkezefendi Türbesi'nin bekçisiydi. İstismar çarkı iyi kurulmuştu. Türbe bekçisi hortlak rolünü oynarken yakınları da kendisini görenlere: "Aman geçmiş olsun, Allah'tan canınıza bir şey olmadı. Hemen kurban kesin" telkinini yapıyordu. Kesilen kurbanlar da Merkezefendi Camii'nin çevresinde toplanan fakirlere veriliyordu. Bunlar, bekçinin adamlarıydı. Akşamüzeri kurban etleri toplanıyor ve kasaplara satılıyordu. Tabii aslan payı hortlağın oluyordu. İş aydınlanınca hazırlanan fezleke ile hortlağı adliyeye gönderdik. Herhalde dünyada ilk defa bir hortlak tutuklanmış oluyordu.
Sayfa 70 - Destek YayınlarıKitabı okudu
·
29 görüntüleme
Yok. 100 yıl olmuş ne dini sömüren ne de sömürülen değişmemiş. O zamandakini bu zamana, bu zamandakini o zamana gönder hiç sırıtmaz. Aynı kafa.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.