Türk yazarların kaleminden fantastik roman okumak beni heyecanlandırıyor, Cadı Ayazı da o romanlardan biri. Yazarın okuduğum ikinci kitabı, yazımının ne kadar kaliteli olduğunu ilk kitapta zaten teyit etmiştim ve bu kitapta iyice emin oldum. Kendisi bu türde oldukça yetenekli ve zengin bir hayal dünyasına sahip. Konu özetle şu şekilde; Kitabımız bir savaşla başlıyor. Baş karakterimiz Kiana, diyarındaki en gözde cadılardan biri ve kraliçesi tarafından Doran Krallığı'na hizmet etmekle görevlendiriliyor. Amacı, Doran askerlerinin Sedar ordusuna karşı galibiyet kazanmasını sağlayarak Kral Mickal'ın esir tuttuğu kardeşini kurtarmak ve onunla yeni bir hayata başlamak. Lakin işler pek de onun istediği şekilde ilerlemiyor. Doran ordusunda komutanlık yapan Aghon'la yaşadığı birliktelikten sonra olayların seyri değişiyor. Çünkü Aghon bir kam ve cadılarla kamlar arasında geçmişten gelen keskin bir düşmanlık var. Efsanelerde; cadılar tarafından yeryüzünden silindiği söylenilen kamların, halen daha soylarını sürdürdükleri ortaya çıkınca serüven yeni bir dinamik kazanıyor. Kurgu öyle zengin ki, tutabileceğiniz çok fazla taraf var. Özgürlükleri için savaşan kamlar, kendi içlerinde kraliçeyi destekleyenler ve asiler olarak kutuplaşmış cadılar, aç gözlü insan orduları ve en tehlikelisi; tüm türlere korku salan meykeçler. Altı ay gece başladığında karanlıkla birlikte diyarın üzerine çöken canavarlar. Anlatım dili, türe çok iyi uyum sağlıyor. Ne çok ağdalı ne de kuru bir anlatım. Dozunda tasvirler, evreni gözümüzde eksiksiz bir şekilde canlandırmamızı sağlıyor ve bunu yaparken hiç yormuyor. Özellikle kitabın sonuna doğru karşımıza çıkan geçmiş sahneleri çok çok başarılı. Tek kelimeyle bayıldım. Keşke geçmiş sahneler için ayrı bir yan kitap yazılsa. Meykeçlerle ve karanlıkla verilen mücadeleler eminim tadından yenmezdi. Hoşuma giden bir diğer konuysa kitapta Türk kültürüne ait eski terimler kullanılması. Şamanizm inancına yapılan göndermeler ve tasvir edilen ritüeller çok hoşuma gitti. Türk Edebiyatında kendine çok fazla yer bulamamış fantastik gibi bir türü, kültürümüzle böylesine başarılı bir şekilde harmanladığı için yazarı kutlamak istiyorum. Çünkü mayası Türk mitolojisiyle yoğrulmuş bu kitap okurken evrensel bir tat veriyor. Yazmakla ilgilenenler bilir ki, fantastik gibi bir türde bu dengeyi sağlamak çok zordur. Kısacası bayıldığım bir yolculuk oldu, serinin devamını merakla bekliyorum. Popüler kültürün sığlığından yakınan ve kaliteli kurgu arayan okurların çok seveceklerine eminim.

Cadı Ayazı - Savaş ÇığırtkanıHatice Dırmıkcı · Flora Yayınları · 202313 okunma

·

63 görüntüleme

Hatice DIRMIKCI

@Berweuli ·

23 Eylül 2023 17:59

Yorum harika ancak senin sevmiş ve bu kadar heyecanlan mış olman kadar kıymetli benim için. Siz beğendiğinizde ayrı mutlu oluyorum. 😊 iyi ki varsınız.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Büşra