Gönderi

144 syf.
9/10 puan verdi
Kendime Düşünceler - Neyi Düşünmedik?
Stoacı Roma İmparatoru Marcus Aurelius’un günlüklerinden kesitler ve özdeyişlerinin bir araya getirildiği bu kitap adeta stoa felsefesinin kısa bir özeti gibi. Kitapta sıkça “doğayla uyumlu olmak” terimi geçiyor. Doğayla uyumlu olmak stoa felsefesinin can damarlarından birisidir. “Doğaya uygun hiçbir şey kötü olamaz.” Cümle günlük hayatta başımıza gelen her türlü bizim fikrimizce ‘üzücü’ veyahut ‘korkutucu’ şeylerin her birinin aslında kaçınılmaz ve kabullenilmesi gereken, sadece olacağı anı bekleyen birkaç olay silsilesi olduğunu bize hatırlatıyor. Bu kategoride başı çeken elbette herkesin hayatının bir döneminde bunun endişesini yaşadığı “ölüm” oluyor. İmparator, kitabın içerisindeki her bölümde mutlaka bu konuya hiç değilse bir paragraf ayırmayı ihmal etmiyor. İnsanlara ölümü hatırlatmanın biraz ürkütücü de olsa başta da bahsettiğim gibi kabul edilmesi gereken yolunun insanların ne kadar kısıtlı bir ömrü olduğunu vurgulamak olduğunun farkında olacak ki: “Yaşayacak on bin yılın varmış gibi davranma. Kaderin başının üzerinde asılı. Yaşadığın sürece mümkün olduğunca iyi ol.” gibi pek çok cümlesi ile koskoca kâinatta ufak bir toz zerresi kadar yer kapladığımızı, dertlenip tasalandığımız her şeyin bizim için yaratıldığını ve aslında ne kadar umursamaya değmez olduklarını hatırlatıyor. İnsanoğlunun düşünmeyi veya düşünmeyi bile kabul edemediği bu denli kaçınılmaz olan bir olgunun bu şekilde üstünde durması ve her seferinde kendisine hatırlatması, Marcus Aurelius’un Roma sarayında yaşadığı sade ve mütevazı yaşamın en büyük sebeplerinden biri. “Çok öfkelendiğinde ya da sabrın tükendiğinde, insan yaşamının bir an olduğunu ve kısa sürede hepimizin yan yana cansız uzanacağını düşün.” “Üç bin yıl ya da bunun binlerce katı fazlasını yaşayacak olsan da hiç kimsenin halihazırda sürdürdüğü hayattan başka bir hayatı kaybetmediğini ve kaybetmekte olduğu hayattan başka bir hayat yaşamadığını unutma. Bu yüzden hayatın en kısası da en uzunu da aynı kapıya çıkar.” Aurelius’un en çok değindiği diğer bir başlık ise olay ve olgulara yüklediğimiz yargılar. Tıpkı diğer stoacı filozoflar gibi bir durumu parçalarına ayırdıktan sonra parçaların bütününe bakmayı ve daha sonrasında hakkında bir fikre sahip olmayı öneren imparator kitabında stoanın temelini atan sözlerden birini daha şu şekilde dile getiriyor: “…aslında üzüldüğün şey o değil, ona dair yargındır ve bu yargıyı da ortadan kaldırabilirsin.” Buradaki ana fikir ise şudur: olayları ne kadar basite indirgeyerek gözlemlemeyi başarabilirsek o kadar az beklenti içine gireriz ve bu da bizi her senaryoda olumsuz duygulara kapılmaktan korur. “…her şeyi parçalarına ayırarak incelemeyi unutma, bu şekilde değerlerini yitirdiklerini göreceksin. Bunu tüm yaşamına uygula.” (Bu konuda ufak bir fikrimi eklemeden paragrafı kapatmak istemedim. Ben kendi hayatımda bir şeyleri beklemekten, istediğim gibi olmayınca üzülmekten, tam istediğim gibi olunca da çok mutlu olmaktan zevk alan birisiyim. İnsanı insan yapan veya hissettiren filozofumuzun söylediğinin aksine akıldan çok duygulardır. Sonuçta insanoğlu olarak dünya üzerinde kendimizi en çok kıyasladığımız hayvanlarda bile akıl dediğimiz kavram kendini iç güdüler veya avlanma yeteneği olarak gösterir. Bence insanı insan yapan duygular, olaylar hakkında veya değil kendi düşünceleridir.) Son olarak kitap, kendinde bir şeyleri eksik veya fazla hisseden herkese çok iyi gelecektir. Sabır, olaylara karşı metanetli olmak veya olan her şeyi bir deneyim olarak kabul etmek, insanları iç dünyasından hareketle yorumlamak konularında bu kitaptan öğreneceğiniz çok şey var. Kitabı okurken her şeyle, her duyguyla başa çıkabilir hissediyorsunuz fakat önemli olan kitabı uygulayabilmek. Ruhunda dinginlik arayan herkese önerimdir
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202315.5k okunma
·
32 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.