Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Herkese merhaba . Bugün size okuduğunuz da Özünüzü keşfedeceğiniz ve kendi içinizdeki ışığın farkına vararak evrende ben de varım diyebileceğiniz bir kitabın yorumuyla geldim . Nasılsınız? Kendinizin farkında mısınız? Olduğunuz,olmak istediğiniz mi? Seçtikleriniz,seçmek istedikleriniz mi gerçekten ya da bu kadar mı? Daha fazlası yok mu? "Hayat her zaman taktiksel ilerlemelere uygun olmayabilir. Bazen tamamen doğaçlama bir şekilde,başarılı bir varış için değil,güzel bir yolculuk için ilerleriz." Kendinizi bulmak için benimle bu yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? Birbirinden farklı 7 kişi ve Lafta Cafe'nin sahibi... Derin,Pamir,Talu,Ravza,Tuğrul,İngiliz Vanessa Öğretmen, İspanyol Leandro Kurs Müdürü ve biricik Tuna Bey. Dil kursunda tanışan, kurs bitse dahi aralarındaki bağ kopmayan her hafta kitap-cafe olan retro tarzıyla ve rahat koltuklarıyla kendinizi âdeta terapide gibi hissedeceğiniz Lafta'nın kahve ve kitap kokusunun birbirine karıştığı birbirinden farklı konular üzerinde İngilizce konuşulan ve  bambaşka hayatlara açılan birer dünya Işığını Serbest Bırak . İlk başlarda sadece derste birbirini gören insanlardı hepsi. Sonradan biraraya geldikleri bu buluşmalarda yabancı dilde pratik kazanmaktan çok daha fazlası oluşmaya başlayacaktı düşüncelerinde. Çünkü hepsi ışığını serbest bırakmak,birbirleriyle etkileşim halinde olmak ve fayda sağlamak istiyordu . Hayatınızı herkesten farklı yaşadığınızı düşünüyor musunuz? Yoksa hepimiz robotlaşıyor muyuz? İnsan çoğu zaman kendinin farkında olamıyor. Bu duruma bazen hayat,bazen kendi engel oluyor. Hatta bazen engel olunan şeyin farkına bile varılmıyor. Peki neden? Çünkü alışkanlık. Alışkanlıklarımızı bırakmak ve en başta farkına varmak çok zor. İnsanlar, kendilerine dayatılan güzellikte olmaya,kendilerine dayatılan hayatlara yaşamaya çok alışkın. Hayır demeyi bile bilmiyoruz bazen. Ya da biliyoruz ama cesaret edemiyoruz. Robotlaşıyoruz,sadece düşünüyoruz sadece. Kendimizi geliştirmiyor,sorgulamıyoruz. En önemlisi kendimizin farkına varmıyor ve mutluluğumuzun ne olduğunu bilmiyoruz. Kendimizi düşünmenin bencillik olduğunu sanarak en çok kendimize kötü davranıyoruz. Aslında bu bir bencillik değil. Farkındalık. Kendi özümüze inmeli,benimsemeli ve sevmeliyiz . Kabul etmeliyiz. Sahi,mutluluk sizin için ne anlam ifade ediyor? Tam da bu noktada modern retro yapısı ve dinamik renkleriyle hem 80 ve 90'lara hem de günümüze haiz bir ruhu olan Lafta Cafe'yi açıyor, hem cafesiyle hem de fikirleriyle bir grup gencin hayatına dokunan Tuna Bey. Sadece onların değil,biz okuyucuların da hayatına dokunuyor fark etmeden . Bir cesaretle çok başarılı olduğu mesleğini bırakıyor ve artık sadece cebini değil, ruhunu da doyurmak istiyor. Sanırım hepimize bu cesaretten gerekiyor. İnsan her şeyin üstesinden gelebilir mi? İnsan, kendini bulmak ve kendini bulduğunda da kabul görmek ister. Hep bir varolma çabası içindedir,umudu vardır, arayıştadır. Bu arayış o kadar uzun bir yolculuktur ki her gün yeni bir şey öğrenir kendisi hakkında. Çünkü insan donanımlı olarak bu dünyaya gelmiştir. Muhakeme yeteneği ile harika ayırt edici bir güce sahiptir. Ama bazen olmaz,her şey istediğimiz gibi gitmez. Olmazlar da bile bir güzellik vardır aslında. Ve bu olmazlar da tevekkül edip,kabullenmeyi de bilmelidir insan. Hayat hep bir varolma savaşıdır çünkü. Kitabı okumaya başlamadan önce klasik bir kişisel gelişim sanmıştım. Çok yanılmışım. Kurgu etrafında oluşan bir kişisel gelişim kitabı ilk defa okudum ve iyi ki okudum. 21 bölümden oluşan bu eseri okuduğum her bölümde o kahve kokusunu bende hissettim, kurabiyelerden bende tattım. Her bölümde acaba bu bölümün konusu nedir, kendime nasıl faydalı olacağım, nasıl kendimi sorgulayacağım diyerek heyecanlandım. Çünkü kendimi keşfetmeyi çok seviyorum. Yazarımızın kariyer ve bilgi birikiminden oluşan bu kıymetli eser, o kadar güzel bir dilde ve betimlemeyle okuyuculara sunulmuş ki... Her okuduğunuz da kendinizi o masada oturan 8. - 9. Kişi olarak buluyor ve sohbetlerine dahil olarak ışığınızı serbest bırakıyorsunuz. Böylece Yazarımızın kariyerinde ne kadar başarılı olduğunu da söylememe gerek yok sanırım . Tasavvuf,spiritüel,kişisel gelişim,doğa gibi tek bir konuya indirgenemeyecek bir eser. Her bölümde ayrı bir öğreti ve güzellik var. Her bölümün başında ve sonunda sorgulatacak sözler olması ve bölümlerin içerisinde yine önemli şahsiyetlere yer verilerek aslında hikâye içinde hikâye olması çok özeldi . Peki bu kıymetli eser bana neler kattı? • Kendimi keşfettim. Tercihlerimin hatta isteyip istemediklerimin farkına vardım. İç huzuruma daha çok yaklaştım. Sevgi dilinin farkına vardım. Sevgi dolu bir yaşamın huzurunu keşfettim. Başarının anahtarına sahip oldum. Kalp gözüm açıldı. Kitap, sona gelindiğinde büyük bir rahatlama yaratıyor kendi içinizde. Hem bölüm bölüm hemde her bir karakterin bakış açısından kitabı okumamız kitabı ve düşünceleri daha anlaşılır yapmış. İslam dini hoşgörü dini deriz ya, okurken bunu çok hissettim. Kitabın okuyucuya vermek istediği ana mesajlardan biri de : Duygular bir,hisler bir,Allah bir,insan bir mesajı vermesi... Hümanizmi damarlarınıza kadar hissediyorsunuz bu okuma yolculuğunda. Keşke hiç bitmese dediğim bir kitap oldu 🩵. Bazı yazarlar için ne yazsa okurum diyorum. Yazarımız da ne yazsa okurum artık .  Kitapta din,dil önemsemeksizin ortak bir paydada buluşan insanların birbirine nasıl faydalı olduklarını ve Lafta Cafe'nin huzuruna ortak oldum. Onlarla bağ kurdum,empati yaptım,aydınlandım, hüzünlendim ve sevindim. Hayat görüşümüz,istek,hayal ve hedeflerimizin değişebileceği ve fikirlerimize körü körüne bağlanmak yerine gelişime açık olmamız gerektiğini bir kez daha fark ettim.  Değişim sancılı ama çok güzel bir süreç . Bu renkli karakterlerle, hayatın içinde kendini geliştirmeye açık ve iyi niyetli insanların da olduğunu bana hatırlatan, kendime şifa olmamı sağlayan Canım Yazarıma da ayrıca teşekkür ederim 🩵. İyi ki... Ve Kitap baskısının özeni için yayınevine de ayrıca teşekkür ediyorum . Her bir detay ince ince,ilmek ilmek işlenmiş . Peki sen kendine hazır mısın? Işığını Serbest Bırakmaya cesaretin var mı? Kendinizi bulmanız ve her daim kendiniz kalmanız dileğimle . Bu harika,kişisel gelişim sevmeyenlere bile kişisel gelişimi sevdirecek ve başucu kitabı olarak gördüğüm eser kesinlikle Tavsiyemdir . Sevgiyle...
Işığını Serbest Bırak
Işığını Serbest BırakBüşra Coşkun Keskin · Müptela · 202353 okunma
·
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.