Herkese merhaba, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın muhteşem bir kitabını okudum. Aslında bu kitabın ismine Yeşilçam uyarlamasından dolayı birçoğumuz aşinayız. İşte bu kitap da o filmin kitabı fakat filmle kitap arasında pekçok farklı kısım mevcut. ••• Kitap kendi halinde yaşayan, maddi ihtiyaçları doğrultusunda çalışması gereken bir kadının büyük bir köşkte hizmetçi sıfatıyla iş bulmasıyla başlıyor. Kadın köşkte işe girdikten sonra korkunç bir gerçeği öğreniyor: Köşkte cinler var! Aklına hemen işten çıkmak geliyor fakat köşkte çalışanlar bunu kesinlikle yapmaması konusunda kadını uyarıyor. Bunu yaptığı halde cinlerin onu takip edeceğini, hatta belki canından edeceğini söylüyorlar. Durumdan korkan kadın mecburen burada çalışmaya ve yaşamaya başlıyor. ••• Geceleri gelen davul çalma sesleri, korkunç çığlıklar, dolaplardan gelen sesler, yine dolaplardan çıkan insan suretli cinler, bazı geceler görünen devasa boyutlarda bir Gulyabani! Bunlar yetmezmiş gibi bir de ev halkına cinler tarafından ödev veriliyor. Saçma sapan tekerlemeler ezberleyen, olur olmaz bilmeceleri çözmeye çalışan ev ahalisi korkudan şikâyet dahi edemiyor. ••• Yaşanan olayların ayyuka çıktığı bir zaman köşk halkı hem üzgün hem de korku doluyken aniden ortaya çıkan gerçekle insanlar derin bir soluk alıyor. Peki bu gizemli olayın fail/failleri izlediğimiz filmdekilerle aynı mı? Ya da Olayı çözen şahıs/şahıslar film versiyonuyla aynı mı? Olaylar filmden oldukça farklı gerçekleşiyor ve çok keyifli bir okuma serüveninin içinde buluyorsunuz kendinizi. H.R. Gürpınar'ın toplumun tabu edindiği saçma şeylerle dalga geçtiği romanları oldukça keyiflidir. Gulyabani de onlardan bir tanesi! Okumanızı tavsiye eder, okuyacak olan herkese keyifli okumalar dilerim.

GulyabaniHüseyin Rahmi Gürpınar · Kızıl Panda Yayınları · 202011bin okunma

·

37 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayşenur