8 yıllık Twitter kullanıcılığımda edindiğim bazı tecrübeler, tespitler.
1) 8 milyar kişinin yaşadığı dünyada 350milyon kullanıcısı olan Twitter’ın uluslararası ilişkilerde, siyasette belirleyici rol oynayacağına inanmak gayet yanıltıcıdır.
Mesela, 100 milyon görüntülenme alan Kılıçdaroğlu seçimi kaybetmiştir, 75 milyon takipçisi olan Kardashian’ın Ermenilere zerre faydası olmamıştır.
Ermeniler internette istedikleri kadar yırtınsın Karabağ özgürleşecektir. PKK’lı hesaplar istedikleri kadar propaganda yapsın, terör örgütü tepelenmeye devam edecektir.
(Uluslararası ve dahili siyaseti anlamak için rahmetli Mısıroğlu’nun “Kadere ters düşen mağlup olur.” sözünü araştırmanızı tavsiye ederim.)
2)Uluslararası ilişkiler ve siyaset, bahsi geçen 350milyon kullanıcının çok azı tarafından takip edilen konulardır. YouTube, Twitter, TikTok vs. platformların kullanıcıları çok büyük oranda müzik, eğlence, spor vb. konularla ilgilenir. Bu platformlarda en çok izlenen videolara, en çok takip edilen hesapların çoğu topçu, popçu, aktör vs. dir.
3) 2020’de Karabağ’da bir şey yap(a)mayan Batı’nın şimdi bir şey yapmasını bekleyen Ermeni diyasporası büyük çaresizlik içindedir.
4)Amerika, Avrupa ve dahi dünyanın o kadar büyük sorunları varken el kadar Karabağ’daki durum, kimsenin umurunda değildir. Amerika ve Avrupa’da konuya ilgili görünen siyasetçi ve bürokratların çoğu “Şu Karabağ olayı bir bitse de biz de işimize baksak.” havasındadır. Milletin Karabağ’la uğraşacak mecali yoktur.
5)Twitter’in bana göre en büyük faydası gelişmeleri, haberleri küçük bir pencereden de olsa aktarmasıdır.
6)Twitter’da belge, kanıt vs. paylaşarak çoktan fikir sahibi olmuş insanların fikirlerini değiştirme ihtimali %1’den azdır. Ben de dahil çoğu kişi bu %1’e ulaşmaya çalışmaktadır.
6)Peki ne yapıyoruz bu yalan-sanal evrende?
Eğleniyoruz, stres atıyoruz, stresleniyoruz, kendimizi tatmin ediyoruz vs.
Yoksa gerçek dünya buradan çok farklı işliyor.
Sizin düşünceleriniz?
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.