Karanlıktan gelen
KARANLIKTAN GELEN
Nurdan ATAMTÜRK
“İşe duygular karışırsa kör olursun mantıklı olmazsın.”
Polisiye kurguları ne çok sevdiğimi beni tanıyan herkes bilir. Kitabı elimden bırakamadan, olaylar çözüme ulaşana dek merakla ve heyecanla okurum son sayfaya kadar. Karanlıktan Gelen de benim için temposu hiç düşmeyen, kendimi olayların içinde bulurken,ipuçlarıyla sonuca ulaşabilmek için elim yüreğimde sayfaları çevirdiğim bir eser oldu. Daha yorumumun başında belirtmek isterim ki kesinlikle ve kesinlikle TAVSİYEMdir.
Konusuysa…
Yerde minicik ve cansız bedeniyle yatan on yaşlarındaki erkek çocuğunu gördüğünde Savcı, ilk kez bir cinayetin olay yerindeymişcesine kendisini berbat hissetmişti. Oysa ki uzun yıllardır mesleği gereğince belki de yüzlerce cinayet vakasını incelemek zorunda kalmış, sayısını hatırlayamadığı kadar olay yerinin içinde bulmuştu kendisini. Ama bu kez farklıydı, onun da çocukları vardı ve yerde hareketsiz yatan o küçücük çocuğun bir geleceği yoktu artık. Geride hiç bir ipucu bırakmayan katil, ne istemiş olabilirdi ki zararsız bir çocuktan? İlk tespitlere göre boğularak öldürülmüştü ve vücudunun çoğu yerinde de daha öncelerden oluşmuş morluklar vardı.
Yapılan otopsi incelemesinde ise cinsel istismar ya da vücutta yeni oluşan bir darbe yoktu. Kendisinin dışında da başkasına ait bir DNA’ya da rastlanmamıştı. Tek ipucu çocuğun ayakkabısının tekine bırakılan nottu ve notun arka tarafı tamamen karalanmışken ön yüzünde sadece M.A. harfleri yazılıydı. Cinayet masası ekipleri önce çocuğun ailesini bulabilmek için kolları sıvarken, çözüme ulaştıramadığı dava yok denilecek kadar az olan Savcı ise çocukluk arkadaşı Met’e ulaşmıştı hemen. Komiserliği bırakarak artık dedektiflik yapan Met ile Savcı’yı cinayet vakası çok eskilere, kasabasada yaşadıkları yıllara götürmüştü ve ikisi de fazlasıyla tedirgindi. Üstelik ölen çocuğun ikiz kız kardeşinin olması ve bir süre sonra onunda cesedinin aynı şekilde bulunması daha da karmaşık hale getirmişti vakayı. Kesinlikle Savcı ve Met için geçmişte yaşanılan cinayetin tekrarıydı tüm olanlar ve gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardı. Hiç bir şey sır olarak kalamazdı ve Met’in bir an önce harekete geçmesi gerekiyordu geç kalmadan.
Geçmişte yaşanılan olaylar ile günümüzdeki cinayetin nasıl bir bağlantısı olduğu ya da Met ve Savcının o kasabada yaşadıklarından tabii ki bahsetmeyeceğim çünkü merak ederek okumanızı istiyorum. Özellikle polisiye severlerin elinden bırakamadan soluksuz okuyacağı bir eser #karanlıktangelen
Okuyun muhakkak derim.
Syf: 289 
Karanlıktan Gelen 
Nurdan Atamtürk 
Halime
·
37 görüntüleme
Heyecanla yazdığım ilk kitabımdı. Çıkması yakın olan ikinci kitabımla değerli okurlarla tekrar buluşmanın sabırsızlığındayım. Okuyanlara teşekkür ediyor yaptığınız yorumların kitaplarımı yazmamda bana bir rehber olduğunu belirtmek istiyorum. Yeni heyecanlar da buluşmak dileğiyle saygılar :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.