Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

78 syf.
9/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Seni giyotinle cezalandıracağım bay tavşan… Bu ses ve sahneyi nasıl kafama mıhlamışım bilmiyorum ama giyotin kelimesiyle tam da küçük yaşlarda çizgi filmin içerisinde tanışmıştım. Salt bir bilginin güçlü gösterimi o yaşlarda olsada anlam ve çevre etkisini yıllandıkça daha doğrusu bu kitapla kavramış oldum diyebilirim. Ana karakterimizin ismi yok, realitesinde inanılmaz duygu geçişiyle birlikte bize işleyişi vardı. Hele de 3 yaşındaki kızı marie ile geçen dialog içime oturdu, gözyaşım selamladı. 6 haftalık süreçte ölümü kesinleşen bu kişinin her ayrıntısında yaşamın farkına varışına eşlik ediyorsunuz. Net bir suçun varlığı da yok. Hakimlere karşı değil, cellata karşı boyun büküş. Tıpkı Franz kafkanın davası gibi kasap bıçağıyla ölüm hükmüne giderken asılı kalan suçuyla zihinsel bulanıklığı kalmıştı arkada. Neye ve kime göre suç ve cezasıydı idam? Neye ve kime hizmetti bu yaptırımlar? Bütüncül gözle victor hugonun da idama karşı olduğu ayrımına da varabiliyoruz elbette. İdam mahkumluğunu kürek mahkumluğuna başta yeğleyen karakterimiz gururuna yediremezken onları izleme olanağı da bulur. Acılı, hüzünlü ve melankoli havayı duvarların soğukluğunda iç sızısıyla geçirir ve çocukluğundan idamına kadar evrelerinin aşırılığı olmadığını da sergiler. İdamından sonra hücresine yerleşecek kişi ise tam koyu kısımda ölüm getirici makinedir. Çocukluğunda başlamış olduğu yan kesiciliği adam öldürmeye, eşkiyalığa kadar götürür ve bu kişi için bir anda başka zemin oturur. Bu kötü tarafın temsili bizim karakterin redingotunu beğenir, ister ve karakter de verir. Sonra pişman olur ama başı da daha dik yürüyemez. Burada da tıpkı suç ve cezadaki r.r raskolnikovun cebinde son kalan 2 rubbleyi hayat kadınına düşünmeden vermesi gibi. Halk için eğlence anlayışının idam olması da ayrı ürkütücü kısımdı. Soyutlanmış ruhun somut atmosferden sıyrılışı nasıl panayır halini alabilir ki? Burada da 1984 deki çocukların ailelerine idam izlemek için baskı yaptıkları sıradanlaşmış alışkanlık niteliğini çağrıştırdı, gözümde. Hatta notre damenin kamburunda da ulu orta sokakta her kesim tabakadan insanın gelip izlemesini de ekleyebiliriz, aynı amaca. Dönem ve yaşantılar hangi atmosferi getirir, neleri peşin sıra dizer bilemiyorum ama hayatın gerçek kavramları gerçeklerle sıralanmadıkça ruhların etkisi yüzyıllar boyu eklenerek gidecek… Keyifli okumalar dilerim…
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,2bin okunma
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.