SEVGİNİN EŞSİZ KIŞI-İNCİ ARAL,136 sayfa Gitme dedin.Biraz daha kal,sana bir öykü anlatacağım. Gerçek bir öykü bu,dedin. Bütün öyküler gerçektir zaten.Gerçek olmasalar da anlatıldıkları zaman gerçeğe dönüşürler. Yaşanmış bir öykü bu,eski ama unutulmamış. Bütün öyküler yaşanmıştır,dedim sana.Yaşanmamış hiçbir şey söze ya da yazıya dökülemez.Eskiyse biraz küf kokar,benzerleri vardır,yeni ise çoğuldurlar. Benim öyküm kış kokuyor,dağ rüzgarı,kekik,kar kokuyor. Öyleyse anlat,tam bana göre.Şu sıralar yazdığım tüm öykülerde kar yağıyor çünkü…. İnci Aral bir öykü anlattı bize;Daha doğrusu öyküler.Şiir gibi,şiire yakın söylemi ile öykü mü okudum ,şiir mi dedirten cinsten… Kitap 7 öyküden oluşuyor.Tabi kitaba adını veren”Sevginin Eşsiz Kışı”bir numara.Ana tema aşk ama biten aşklar,yarım kalan kalan aşklar..Öykülerinde aşkı anlatırken daha çok neden bittiği üstünde duruyor.İnsanın her yaşta,her koşulda yaşayabileceği,bir şimşek gibi yaşamımızı aydınlatan,gözlerimizi kamaştıran,içimizi mutlulukla dolduran sevgiler,aşklar da sürekli olamıyor.Zamanla eskiyor,istemediğimiz şekillere giriyor ve bitiyor.Yazar sevginin de mevsimlere benzediğini ve tükenme mevsiminin kış olduğunu söylüyor.Bu yüzden de kitapta bütün öykülerinde kar yağıyor. Kitabı okumak isteyenlere küçük bir önerim ,özellikle ilk öyküyü Cem Adrian’ın “Ben Seni Çok Sevdim “ şarkısı eşliğinde okuduğunuzda harika bir okuma oluyor. 🩵Sevginin tıkandığı zamanlar olabilir,dedi.Senin bu anlamsız kuşkuların,yersiz taşkınlıkların,huysuzluğun kemirdi onu. Hiçbir zaman anlayamadın benim için bir hazine değerinde olduğunu. Sevgi bitmemişti,soluğumuz kesilmişti. Beni sevmiyorsunuz siz…dedin yavaşça,üzgün,duyulur duyulmaz.Sevmek tam da budur belki,dedi sana.Sevilmeme kuşkusu yani. Sevmenin unutmaya çalışmak demek olduğunu ne zor anladın. Birlikte olduğu adamla yaşayamadığı hiçbir şeyden ötürü değil ama ilk büyük aşkı olan erkekle yaşayamadığı her şey yüzünden,ondan isteyemeyeceği ve ona veremeyeceği birçok şey için bir sevgi düşünü içinde yaşatmayı sürdürüyordu kadın.Bir zamanlar istenmemiş olmanın,geri çevrilmenin onur kırıklığını yenmeyi becerememiş,onulmaz bir özleme döndürmüştü bilmeden. Giden için nasıl da zalimdir kentler.Ne sevdiklerini beklediğin onca yer,ne gezip dolaştığın yollar,ne de oturduğun sokak herhangi bir iz barındırır artık senden.Ne kokun kalır duvarlarda,ne bir bahar günü eteklerini savurarak koştuğun akasyaların altında rüzgarın.Ayak izlerin hemen silinir,inanma.Kedilerini çağıran sevecen sesin boşlukta yok olup gider.Hiç yaşamamışa dönersin.

Sevginin Eşsiz Kışıİnci Aral · Epsilon Yayınları · 2003196 okunma

·

34 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Banu SEZER